22. Hukuk Dairesi 2015/19125 E. , 2015/24290 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin davalılara ait işyerinde çalışmakta iken 11.08.2014 tarihinde çalışma saati değişikliğine uymadığı ve terk etmediği halde görev yerini terk ettiği iddiasıyla işveren tarafından hukuka aykırı olarak işten çıkarılıdığını, müvekkiline mobbing uygulandığını, müvekkilinin ... Kampüsünden küfürle kovulduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla yapılan feshin geçersizliğine, müvekkilinin işe iadesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... ... vekili; davacının müvekkili Üniversitenin işçisi olmadığını belirterek davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı vekili, davacının iddialarının yersiz olduğunu, hiçbir zaman mobbing uygulanmadığını disiplinsiz ve itaatsiz davranışlarıdan dolayı defalarca uyarıldığını ancak disiplinsiz davranışlarına devam ettiğini ve işyerini terk ettiğini belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmeştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, kanuni dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Söz konusu geçerli sebepler 4857 sayılı Kanun’un 25. maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen haklı sebepler olduğu gibi, bu nitelikte olmamakla birlikte, işçinin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir. İşçinin sık sık rapor alması kanunun gerekçesinde bu sebepler içinde sayılmıştır. İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabilirler. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda, davacı her ne kadar çağrılması üzerine iş yerine gelmiş ise de davacının, görevinde esaslı bir değişiklik olmamasına karşın verilen görevi yazılı olarak bildirilmemesi sebebiyle yapmaması şeklindeki eylemi ile tutanaklara yansıyan ve fesih bildiriminde yer alan, daha önceden almış olduğu ihtar cezalarına konu eylemlerinin tüm dosya kapsamına göre iş yeri düzenini ve iş akışını olumsuz etkilediği anlaşılmakla geçerli fesih sebebi teşkil ettiğinin kabulü gerekir. Bu bağlamda işverenden artık mevcut iş ilişkisinin devamı beklenemez. İşveren feshinin geçerli sebebe dayandığı anlaşılmakla, işe iade isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 310,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 08.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.