Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1451
Karar No: 2013/9839

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2013/1451 Esas 2013/9839 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2013/1451 E.  ,  2013/9839 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacı işçinin davalı bankanın ... Anadolu Yakası Bölge Müdürlüğü"nde (Bölge 5) Ticari Bankacılık Satış Müdürü olarak göreve başladığını, Nisan 2010 tarihinde Genel Müdürlük İşletme Bankacılığı biriminde Birim Müdürü olarak görev yaptığını, 18.01.2012 tarihinde davalı banka tarafından gönderilen fesih ihbarına gerekçe olarak Bireysel ve işletme Bankacılığı Bölge Yönetimi 5 nezdinde görev yaptığı dönemde banka şubesinin faiz, komisyon ve masraf gelirlerini arttırmak amacıyla İşletme Bankacılığı müşterilerine ait hesaplardan, ilgili mevzuat, işyeri ip düzenlemeleri ve genel olarak HSBC standartlarına aykırı biçimde ilan edilmemiş komisyon ve masrafların tahsil edilmesini teşvik eden ve yönlendiren yazışmalar yaptığı ve bu suretle görevinin gereği olan kontrol, ekiplerini etik ve doğru yönlendirme sorumluluğunu yerine getirmediği, ilgili bankacılık mevzuatı, bankacılık etik ilkelerine aykırı hareket ederek banka itibarını zedeleyen, maddi kayıplara zemin hazırlayan sonuçların doğmasına yol açtığı gerekçesi ile feshedildiğini, ancak gerekçe olarak gösterilen hiçbir hususun davacı işçinin iş sözleşmesinin İş Kanunu"nun 25/2-e bendi uyarınca tazminatsız feshedilmesine haklı zemin hazırlamadığını, müşterilerden masraf ve komisyon tahsilatı hususunun Türk Bankacılık Sisteminde genel kabul görmüş ve yaygın bir uygulama olduğunu, davalı bankada bu uygulamanın 2008 yılının Eylül ayından başlayarak banka Genel Müdürlüğünün talimatları doğrultusunda yaygın olarak uygulanmaya başlandığını, davacı işçinin görev yaptığı Bölge 5"teki masraf ve komisyon uygulamasının davacı işçinin bölgedeki görevinden Genel Müdürlüğe naklinden sonra da devam ettiğini, davalı bankanın gerçek niyetinin genel işten çıkarma politikası çerçevesinde mesnetsiz iddialar ile herhangi bir ödeme yapmadan işçi çıkarmak olduğunu, feshin haksız olduğunu iddia ile feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacı işçinin davalı bankada 01.08.2007 tarihinden iş sözleşmesinin feshedildiği 18.01.2012 tarihine kadar en son Kurumsal ve İşletme Bankacılığı/Satış Koordinasyon Birim Yöneticisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin, davalı banka disiplin kurulunun 12.01.2012 tarih ve 29 sayılı kararı gereğince 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/ll-e maddesi kapsamında görevinin gereği olan kontrol, ekiplerini etik ve doğru yönlendirme sorumluluğunu yerine getirmemesi, ilgili bankacılık mevzuatı, bankacılık etik ilkeleri, iş
    sözleşmesi ve eki niteliğindeki banka içi düzenlemelere aykırı hareket ederek, banka itibarını zedeleyen, maddi kayıplara zemin hazırlayan sonuçların doğmasına yol açması sebebiyle haklı olarak feshedildiğini davalı banka müşterilerinden birisinin hesaplarından uygunsuz faiz ve komisyon alındığı içerikli şikayeti sonucunda Teftiş Kurulu Başkanlığı bünyesinde bir komisyon kurulduğu ve inceleme/araştırma başlatıldığını, 183.000 adet şüpheli işlem incelendiğini ve uygunsuz işlemler tespit edildiğini, müşterilerin ticari kredili mevduat hesabını yazılı talimat olmaksızın borçlandırarak aynı müşterinin farklı bir hesabına para transfer edilmesi ve bu işlemin genellikle bir ila üç gün sonra ters kayıt ile düzeltilmesi suretiyle müşterinin dolayısıyla şubenin hem TKMH hem de mevduat bakiyelerinin arttırıldığının, yanıltıcı işlem açıklamalarıyla farklı isimler altında ve tutarda komisyon ve masraf tahsil edildiğinin, müşterilerin talimatı olmadan sigorta poliçesi düzenlenmesi ve yanıltıcı işlemlerle bunların tahsil edildiğinin, sunulan bir ürün ya da hizmet şerait listesinde yer almayan bir komisyon ya da masraf tahsil edildiğinin tespit edildiğini, tespit edilen uygunsuz işlemlerin bir kısmının davacı işçi tarafından bilindiğinin ve teşvik edip, yönlendirdiğinin yapılan inceleme ve tespit edilen mail yazışması ile sabit olduğunu, davacı işçinin gerek bankacılık kurallarını gerekse meslek ahlak ve kurallarını ihlal ettiğini, kendisine bağlı çalışanları yanlış yönlendirdiğini, hatalı işlemler yaptırdığını ve davalı bankanın saygınlığının sarsılmasına neden olduğunu, beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davacının iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraflar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin haklı ve geçerli nedenle feshedilip edilmediği noktasındadır.
    Somut olayda davacı davalı bankada satış koordinasyon birim yöneticisi olarak çalışmaktayken, bir müşterinin şikayeti sonucu yapılan soruşturmada davacının Bireysel ve İşletme Bankacılığı Bölge Yönetimi 5 nezdinde görev yaptığı dönemde banka şubelerinin faiz komisyon ve/veya masraf gelirlerini artırmak amacıyla işletme bankacılığı müşterilerine ait hesaplardan komisyon ve masrafların tahsil edilmesini teşvik eden ve yönlendiren yazışmalar yaptığının tespit edildiği, davacının ekiplerini etik ve doğru yönlendirme sorumluluğunu yerine getirmediği, iş sözleşmesi ve eki niteliğindeki banka içi düzenlemelere aykırı hareket ederek banka itibarını zedeleyen maddi zarara zemin hazırlayan sonuçların doğmasına neden olduğu gerekçesiyle iş sözleşmesi 4857 Sayılı Yasa’nın 25/II-e bendi uyarınca 18.01.2012 günü sonlandırılmıştır.
    Banka içi soruşturma yapılmasına neden olan olay bir müşteri şikayeti olmuştur. Müşteri, 11.03.2011 tarihinde hesabından kendi talimatı dışında uygunsuz işlemler yapıldığına dair suç duyurusunda bulunmuştur. Ancak müşterinin şikayetine konu olay tarihinden yaklaşık bir yıl önce davacı fesih konusu yapılan dönemdeki görevinden ayrılmış başka bir birimde görevlendirilmiştir. Dolayısıyla davacının müşterinin şikayetine konu olayda doğrudan bir eylemi bulunmamaktadır. Ancak soruşturma sırasında 2009 yılında görevde olduğu sırada davacının yapılan işlemlerde komisyon masraf adı altında para alınması gibi talimatlar verdiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu sonucun ulaşılmasına davacının 29.01.2009 tarihinde gönderdiği elektronik posta ve 17.04.2009 tarihli bir banka çalışanı ile yazışması yol açmıştır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının gönderdiği 29.01.2009 tarihli elektronik postası ile davalı bankanın Genel Müdürlüğü tarafından tüm bölgelere gönderilen 29.01.2009 tarih 12:17 saatli elektronik
    postası aynı içeriklidir, yani davacı genel müdürlükten gelen elektronik posta ile aynı içerikli elektronik postayı şubelere göndermiştir. Ayrıca bilirkişi raporunda davacının genel müdürlük tarafından belirlenmeyen bir komisyon ve tahsilatın sisteme girişinin yapılması olanaklı olmadığı tespit edilmiştir.
    Davalı banka soruşturma raporunda müşterilerin yazılı talimatı olmadan kredili mevduat hesaplarından başka hesaplara para aktarılıp mevduat hesabından usulsüz faiz geliri elde edildiğini bu şekilde tüm şubelerde 71.000 işlem yapıldığını belirlemiştir. Ayrıca aynı soruşturma raporunda müşterinin hesapları arası transfer yapıldığından yazılı bir talimat alınması gerekmediği de belirtmiştir. Davacının da bu olayda dahil olduğuna ilişkin ve mahkemenin gerekçesinde de kullandığı davacının bir başka çalışanla 17.04.2009 tarihli yazışması sunulmuştur. Ancak söz konusu yazışmadan davacının müşterinin işlemden haberi olmaksızın işlem yapılması konusunda bir talimat verdiği anlaşılamamaktadır. Nitekim söz konusu yazışma tarihi 17.04.2009 tarihi olup, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere usulsüzlük bulunması durumunda denetimlerde ortaya çıkması gerekirken çıkmamıştır. Buna göre davacının fesih nedeni yapılan eylemlerinin kanıtlanmadığı, feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükü kendisinde olan davalının bu yükümlülüğünü dosya kapsamına sunulan belgelere göre yerine getirmediği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
    HÜKÜM:
    1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
    3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
    4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
    5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    6. Davacının yaptığı 462.00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.320 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
    8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
    Kesin olarak 21.03.2013 günü oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi