Esas No: 2020/1942
Karar No: 2021/1018
Karar Tarihi: 24.05.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/1942 Esas 2021/1018 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1942
Karar No : 2021/1018
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Özel Eğitim Hizmetleri ve Danışmanlık AŞ.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ... Valiliği
VEKİLİ : ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2019 tarih ve E:2014/1153, K:2019/8310 sayılı kararının davanın reddine ilişkin kısmı ile vekalet ücretine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, ... Mahallesinde bulunan ve tapunun ... ada, ... sayılı parselinde kayıtlı Hazineye ait taşınmaz üzerine 4706 sayılı Kanun kapsamında eğitim kompleksi yatırımı yapmak için yaptığı başvurunun reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı Ankara Valiliği Defterdarlık Milli Emlak Dairesi Başkanlığı işlemi ile anılan işlemin dayanağı olan Kamu Taşınmazlarının Yatırımlara Tahsisine İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin (b) bendinde yer alan "tarım ve hayvancılık yatırımı" ibaresinin eksik düzenleme olduğundan bahisle iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2019 tarih ve E:2014/1153, K:2019/8310 sayılı kararıyla;
4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un Ek 3. maddesinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinde, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 32/A maddesi kapsamındaki yatırımlarla ilgili olarak talep edilen taşınmazın bulunduğu ilçenin mülki sınırları içindeki organize sanayi veya endüstri bölgelerinde bu yatırımlar için tahsis edilebilecek boş parsel bulunmaması, gerçekleştirilecek yatırımın toplam tutarının, talep edilen taşınmazların maliki idarelerce takdir edilecek rayiç değerinin tarım ve hayvancılık yatırımları için bir, turizm yatırımları için iki, diğer yatırımlar için üç katından az olmaması kaydıyla; Hazineye, özel bütçeli idarelere, il özel idarelerine veya belediyelere ait arazi veya arsaların üzerinde kırkdokuz yıl süreli bağımsız ve sürekli nitelikli irtifak hakkı tesis edilebileceği; 6831 sayılı Orman Kanunu'na tabi alanlar hariç olmak üzere, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması nedeniyle irtifak hakkı tesis edilemeyen taşınmazlar üzerinde ise aynı şartlarla kırk dokuz yıl süreli kullanma izni verilebileceği hükmüne yer verildiği;
12/07/2012 tarih ve 28351 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6353 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile 4706 sayılı Kanun'un Ek 3. maddesinde yer alan “tarım ve hayvancılık yatırımları için bir,” ibaresinin “tarım, hayvancılık ve eğitim yatırımları için bir,” şeklinde değiştirildiği;
03/09/2009 tarih ve 27338 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Taşınmazlarının Yatırımlara Tahsisine İlişkin Usul ve Esasların 6. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinin, "irtifak hakkı veya kullanma iznine konu taşınmazlar üzerinde gerçekleştirilecek toplam yatırım tutarının, taşınmaz maliki idarelerce bu taşınmazlara takdir edilecek rayiç değerin tarım ve hayvancılık yatırımı için bir, turizm yatırımları için iki, diğer yatırımlar için üç katından az olmayan (ancak, toplam sabit yatırım tutarı I ve II nci bölgelerde birmilyon Türk Lirası, III ve IV üncü bölgelerde ise beşyüzbin Türk Lirasından az olmayan)," şeklinde düzenlendiği;
Dava konusu Usul ve Esaslar yönünden;
Davacı tarafından iptali istenilen Kamu Taşınmazlarının Yatırımlara Tahsisine İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde yer alan "tarım ve hayvancılık yatırımı" düzenlemesinin, 16/10/2012 tarih ve 28443 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Taşınmazlarının Yatırımlara Tahsisine İlişkin Usul ve Esaslarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Usul ve Esaslar'ın 3. maddesinin 1. fıkrası ile “tarım, hayvancılık ve eğitim yatırımı” şeklinde değiştirildiğinin görüldüğü;
Bu itibarla, anılan düzenlemede yer alan "tarım ve hayvancılık yatırımı" ibaresine ilişkin olarak bakılan dava hakkında karar verilmesine yer bulunmadığı;
Dava konusu işlem yönünden;
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla, Kamu Taşınmazlarının Yatırımlara Tahsisine İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin (b) bendinin, 4706 sayılı Kanun'un Ek 3. maddesinde yer alan düzenlemeye paralel bir düzenleme olması nedeniyle buna dayalı olarak tesis olunan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı;
Öte yandan, yukarıda bahsolunan yasal değişiklikler uyarınca davacının idareye yeniden başvuruda bulunabileceğinin de tabii olduğu gerekçesiyle;
Dava konusu Usul ve Esaslar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, bireysel işlem yönünden ise davanın reddine karar verilmiş, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, iptali istenen Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde yer alan "tarım ve hayvancılık yatırımı" düzenlemesine "eğitim yatırımları" eklenerek lehine bir değişiklik yapılmasına rağmen, bireysel işlem yönünden kazanılmış hakları dikkate alınmaksızın ret kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu; öte yandan kısmen karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesine rağmen bu kısım için lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idarelerden Ankara Valiliği tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuş, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ise savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyize konu kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın reddi ile karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmı nedeniyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, Daire kararında kısmen karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olmasına rağmen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemişse de, dava konusu bireysel işlem incelenirken, işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla, Kamu Taşınmazlarının Yatırımlara Tahsisine İlişkin Usul ve Esaslar'ın 6. maddesinin (b) bendinin, 4706 sayılı Kanun'un Ek 3. maddesinde yer alan düzenlemeye paralel bir düzenleme olduğu gerekçesiyle, işlemde hukuka aykırılığın bulunmadığı belirtildiğinden, dava konusu Usul ve Esasların üst norma aykırı olmadığı sonucuna varıldığı anlaşılmakta olup, bu kısım nedeniyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Kısmen karar verilmesine yer olmadığına, kısmen davanın reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2019 tarih ve E:2014/1153, K:2019/8310 sayılı kararının temyize konu redde ilişkin kısmı ile davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 24/05/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.