Esas No: 2020/3137
Karar No: 2021/1019
Karar Tarihi: 24.05.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/3137 Esas 2021/1019 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/3137
Karar No : 2021/1019
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 27/05/2020 tarih ve E:2019/12690, K:2020/1406 sayılı kararının, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyizen incelenerek bozulması davalı idare tarafından istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan "Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmetleri" konulu, 11/04/2019 tarih ve 29166 sayılı Genelge (2019/4)'nin ekinde bulunan Ek-3 Bölgesel Kılavuzluk ve Römorkörcülük Hizmet Sahaları listesinde yer verilmiş olan Mersin-2 hizmet sahası düzenlemesinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 27/05/2020 tarih ve E:2019/12690, K:2020/1406 sayılı kararıyla;
Dava konusu 2019/4 numaralı ve "Kılavuzculuk ve Römorkörcülük Hizmetleri" konulu Genelge'nin 10/01/2020 tarihli, 2020/1 numaralı Genelge'nin 9. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı ve davacı şirket tarafından 2020/1 numaralı Genelge hakkında da Dairelerinin E:2020/1597 sayılı dosyasında dava açıldığının görüldüğü;
Bu durumda, dava konusu 2019/4 numaralı ve "Kılavuzculuk ve Römorkörcülük Hizmetleri" konulu Genelge'nin yürürlükten kaldırıldığı görüldüğünden, konusu kalmayan davanın esası hakkında bir karar verilmesine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle;
Konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, davalı idare aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davanın açılmasına idarelerinin sebebiyet vermesinin söz konusu olmadığı; hukuka uygunluk karinesine göre de dava konusu işlemin, 6100 sayılı Kanun'un 331. maddesinde zikredilen “davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumu” kapsamında, hukuka uygun sayılması ve Daire kararının yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyize konu kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2.Dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin 27/05/2020 tarih ve E:2019/12690, K:2020/1406 sayılı kararının temyize konu yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 24/05/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- Temyize konu kararda, dava konusu Genelge'nin yürürlükten kaldırıldığı gerekçesiyle; konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı idare aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinde, bu Kanun'da hüküm bulunmayan ve madde metninde sayılan hallerde 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun uygulanacağı belirtilmiş, sözü edilen haller arasında “yargılama giderlerine” de yer verilmiş, 04/02/2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 450. maddesiyle 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlükten kaldırılmış, aynı Kanun’un 447. maddesinin 2. fıkrasında ise; “Mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/6/1927 tarih ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanununun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Yargılama giderinin kapsamı” başlıklı 331. maddesinde yargılama giderlerini oluşturan unsurlar sayılmış, maddenin 1/ğ bendinde; vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücretinin yargılama giderleri arasında olduğu belirtilmiş, Kanun’un “Esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri” başlıklı 331. maddesinin 1. fıkrasında da; “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” kuralına yer verilmiştir.
Temyiz başvurusuna konu kararda, dava konusu Genelge yürürlükten kaldırıldığından, davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle, işin esasına girilerek haklılık/haksızlık değerlendirmesi yapılmaksızın karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesine rağmen yargılama giderlerinin davalı idare üzerinde bırakılmasına karar verildiği ve bu giderler arasında yer alan vekalet ücretinin davalı idarece davacıya ödenmesine hükmedildiği görülmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde yer alan atıf hükmü uyarınca yargılama giderleri konusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır. 6100 sayılı Kanun’un 331. maddesinin 1. fıkrasında, davanın konusuz kalması nedeniyle esası hakkında karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde yargılama giderlerinin ne şekilde takdir edileceği hususu düzenlenmiştir. Temyiz başvurusuna konu kararda, dava konusu Genelge'nin yürürlükten kaldırıldığından bahisle uyuşmazlığın esası hakkında “karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiş olması nedeniyle, başvuruya konu kararın hüküm fıkrasında yer alan yargılama giderlerine 6100 sayılı Kanun’un metnine yer verilen 331. maddesinin 1. fıkrasındaki kural çerçevesinde hükmedilmesi gerekir.
Bu durumda; karar verilmesine yer olmadığı kararıyla neticelenen davada, tarafların davanın açıldığı tarihteki haklılık durumları belirlenip buna göre yargılama giderleri konusunda hüküm kurulması gerekirken, böyle bir değerlendirme yapılmaksızın yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davalı idareye yükletilmesine hükmedilmiş olduğundan, temyiz başvurusuna konu kararın bu yönden bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.