Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2020/2086
Karar No: 2021/2486
Karar Tarihi: 24.05.2021

Danıştay 10. Daire 2020/2086 Esas 2021/2486 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/2086
Karar No : 2021/2486

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı

VEKİLİ : I. Hukuk Müş. Yrd. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- Kendi adına asaleten … ve …'a velayeten …
2- …
3- …

VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, 23/09/2006 tarihinde Iğdır Polisevi bahçesi önünde bulunan sokakta … plakalı minibüse yasadışı örgüt mensuplarınca yerleştirilen patlayıcı maddenin infilak etmesiyle, polisevinde misafir olarak kalmakta olan murislerinin ağır yaralanması ve daha sonrada tedavi gördüğü hastanede vefat etmesi sonucunu doğuran terör olayı nedeniyle, eşi ... için 50.000,00 TL, oğlu ... için 15.000,00 TL, kızı ... için 25.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL maddi ile ... için 40.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 160.000,00 TL manevi olmak üzere 250.000,00 TL tazminatın, olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı maddi tazminat isteminin reddi, manevi tazminat isteminin kabulü yolundaki kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 10/07/2014 tarih E:2014/1846, K:2014/4741 sayılı kararıyla bozulması ve aynı Dairenin Kararın Düzeltilmesi İsteminin Reddi kararı üzerine Mahkemenin bozma kararına uymayarak verdiği ısrar kararıyla; patlama olayına ilişkin olarak idarenin hizmet kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla, davalı idareden ve Iğdır Valiliğinden; 23/9/2006 tarihinde, saat 18.20 sıralarında Iğdır ili, Merkez Söğütlü Mahallesi, Kültür Sokakta bulunan İl Emniyet Müdürlüğü'ne ait Polisevine ait çay bahçesinin yan tarafındaki sokağa parkedilen bir minibüse yerleştirilen patlayıcı maddelerin infilak etmesi sonucu Polisevi çay bahçesinin, çevrede bulunan binaların ve araçların hasar gördüğü, aynı zamanda Polisevi kamelyasında oturmakta olan 19 kişinin yaralandığı, yaralananlardan bir kişinin daha sonra hayatını kaybettiği, Polisevinin güvenliğinin sağlanmasına yönelik olarak ne tür önlemler alındığı, uyuşmazlık konusu olaydan önce Polisevi ve civarında benzer bir olay olup olmadığı, 23/9/2006 tarihinde meydana gelen olayla ilgili olarak bu olaydan önce herhangi bir ihbar veya duyum alınıp alınmadığının ya da istihbarat çalışması bulunup bulunmadığı, olayda kullanılan ve 04/08/2006 tarihinde İstanbul ili, Bağcılar ilçesi, Merkez Karakolu bölgesinden çalıntı kaydı bulunan … plakalı … minibüsle ilgili olarak daha öncesinde ne gibi işlemler yapıldığı, olay nedeniyle, olayda ihmali olduğu düşünülen güvenlik mensupları hakkında adli ve idari soruşturma başlatılıp başlatılmadığı, başlatıldı ise soruşturmanın akibeti sorularak soruşturma raporu ile ilgili diğer bilgi ve belgelerin istenildiği, gönderilen cevabi yazıda; 23/09/2006 tarihinde meydana gelen olay dışında Iğdır ilinde araçlara patlayıcı madde yerleştirilmek suretiyle herhangi bir eylemin yapılmadığı, söz konusu olaydan önce idarelerine herhangi bir ihbar veya istihbari bilgi intikal etmediği, 04/08/2006 tarihinde İstanbul ili, Bağcılar ilçesi, Merkez Karakolu bölgesinden çalıntı kaydı bulunan … plakalı ...minibüsle ilgili olarak ise aracın 2006/1579 suç numarası ile arama kayıtlarına alındığı bilgilerine yer verildiği, dosyada bulunan mevcut belgelere göre davalı idarenin uyuşmazlık konusu olayın ortaya çıkmasında herhangi bir hizmet kusurunun bulunmadığı, idarenin söz konusu terör saldırısının ortaya çıkmasında hizmet kusuru bulunmadığının anlaşılmakla birlikte, davacıların uğradığı manevi zararın kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca tazmini açısından değerlendirme yapılması gerektiği, Anayasanın ilgili maddeleri, 5233 sayılı Kanun ve Anayasa Mahkemesi'nin 25/06/2009 tarih ve E:2006/79, K:2009/97 sayılı kararınin ve 12/01/2006 tarihli Aydın İçyer-Türkiye davasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince verilen kararın birlikte değerlendirilmesinden, hukuk sistemimizde yargısal içtihatlar ve doktrin görüşleriyle geliştirilen sosyal risk ilkesinin, zaman içerisinde içtihatlar ve doktrinde kabul edilen bir ilke olmaktan maddi tazminat açısından çıkarak yerini 27/07/2004 tarihinde yürürlüğe giren 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun'a bıraktığı, dolayısıyla kişilerin terör nedeniyle uğramış oldukları maddi zararların bu Kanun kapsamında idarelerce tazmin edileceğinin tartışmasız olduğu, 5233 sayılı Kanun kapsamına girmeyen manevi tazminat taleplerinin de kusursuz sorumluluk ilkesi (sosyal risk) uyarınca ve Anayasa’nın 125. maddesi hükmü gereğince karşılanmasının hakkaniyet, sosyal ve hukuk devleti ilkesinin gereği olduğu, bu nedenle, 23/09/2006 tarihinde Iğdır Polisevi'nin çay bahçesinin yan tarafındaki sokakta bulunan bir araca yerleştirilen parça tesirli bombanın uzaktan kumanda ile patlatılması sonucu vefat eden polis memuru ...'ın mirasçıları olan davacıların bu olay nedeniyle acı ve ızdırap çektikleri açık olduğundan manevi zararlarının bir nebze olsun giderilebilmesi amacıyla takdiren anne ... için 40.000,00 TL, oğlu … için 30.000,00 TL, kızı ... için 30.000,00 TL, oğlu … için 30.000,00 TL, oğlu … için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 160.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvurunun yapıldığı tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesi gerektiğine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, olayın bir terör olayı olduğu, olaydan önce herhangi bir ihbar ya da istihbari bilginin yetkililere ulaşmadığı, olayın öngörülemez nitelikte bulunduğu, 5233 sayılı Kanun'un yargısal ve bilimsel içtihatlarla geliştirilen sosyal risk ilkesinin yasalaşmış hali olduğu, terör olaylarında sosyal risk ilkesinin değil, 5233 sayılı Kanun'un uygulanması gerektiği, 5233 sayılı Kanun kapsamında manevi tazminatın düzenlenmediği, bu nedenle manevi tazminat ödenmediği, dosya kapsamında manevi tazminatın unsurlarının oluşmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacılar vekili tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Mahkemenin ısrar kararı üzerine dosyanın gönderildiği Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 04/04/2019 tarih ve E:2016/3982, K:2019/1539 sayılı Onama ve 03/02/2020 tarih ve E:2019/2929, K:2020/206 sayılı Kararın Düzeltilmesi İsteminin Reddi kararı üzerine, manevi tazminatın miktarına ilişkin temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilen dosyadaki belgeler incelendikten ve Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kabulü yolundaki ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi