Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/28245
Karar No: 2015/17483
Karar Tarihi: 22.10.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/28245 Esas 2015/17483 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/28245 E.  ,  2015/17483 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İş Mahkemesi
    Davacı, 28.05.1985 – 27.05.1989 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun ve 01.03.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile birikmiş emekli maaşlarının yasal faizi ile ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, davacının 28.05.1985 – 27.05.1989 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi ... sigortalısı olduğunun tespitine, 01.03.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine ve birikmiş emekli aylıklarının yasal faizi ile davacıya ödenmesine yönelik hüküm kurularak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanaklarından olan ve 01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Kanunun 24 ve 25. maddelerinde “...kendi adına ve hesabına çalışanlar olarak nitelendirilen bağımsız çalışanlardan kanunla kurulu meslek kuruluşlarına yazılı olan gerçek kişiler...”, “meslek kuruluşuna yazılarak çalışmaya başladıkları tarihten itibaren” zorunlu Bağ-Kur sigortalısı sayılmışken, anılan maddelerde 19.04.1979 gün ve 2229 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile meslek kuruluş kaydı zorunluluğu kaldırılarak, “kendi adına ve hesabına” çalışma koşulu ve belirtilen nitelikte çalışmaya başlama tarihi sigortalılık niteliğini kazanmak için yeterli kabul edilmiştir. 20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemede, kendi adına ve hesabına çalışma koşuluna ek olarak “gerçek ve götürü usulde gelir vergisi mükellefi olanlar” için mükellefiyetin başlangıç tarihinden, “kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmakla beraber gelir vergisinden muaf olanlardan kanunla kurulu meslek kuruluşlarına usûlüne uygun olarak kayıtlı olanlar” kayıtlı oldukları tarihten itibaren sigortalı sayılmaktadır.
    22.03.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikte ise, bu kez, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; “gerçek ve götürü usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar, Esnaf ve Sanatkarlar Siciline kayıtlı bulunanlar veya kanunla kurulu meslek kuruluşuna usulüne uygun kayıtlı bulunanlardan” gelir vergisi mükellefi olanlar, mükellefiyetin başlangıç tarihinden, gelir vergisinden muaf olanlar ile vergi kaydı bulunmayanlar da Esnaf ve Sanatkarlar Siciline veya kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıt oldukları tarihten itibaren kendiliğinden sigortalı sayılmışlardır.
    02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemede de; kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; “gelir vergisi mükellefi olanlar ile, gelir vergisinden muaf olanlardan Esnaf ve Sanatkar Sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşuna usulüne uygun olarak kayıt olanlar” sigortalı sayılmışlardır.
    Yukarıda açıklanan tüm bu Kanunlarla yapılan değişiklikler; önceki mevzuatın öngördüğü koşullara sahip olan sigortalıların, sigortalılık niteliklerine son vermemekte, değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten sonra Bağ-Kur sigortalılık niteliğini kazananlar yönünden yeni düzenlemeler içermektedir. Tersinin kabulü, kazanılmış hakları ortadan kaldırmak olur ki, bu durumun kabulüne yasaca ve hukukça olanak olmadığı açıktır.
    Davada somutlaşan olayda; 16.05.1989 tarihinden devam eden vergi kaydı, 15.06.1989 tarihinden devam eden sicil kaydı, 27.05.1989 tarihiden devam eden oda kaydı bulunan davacının, 19.10.1989 varide tarihli giriş bildiresi ile vergi ve sicil kaydı esas alınarak 16.05.1989 tarihinden itibariyle 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu ... sigortalısı olarak tescil edilip, sigortalılığı aynı tarihten itibaren devam ettirilirken, 20.11.1998 varide tarihli İB formundaki yukarıda anılan vergi, oda ve sicil kaydına istinaden tescil başlangıç tarihi 28.05.1989 tarihi olarak değiştirildiği, 28.02.2014 tarihli yaşlılık aylığı başvurusu üzerine, Kurum"un yaptığı incelemede vergi, sicil ve oda kaydının bulunmadığı gerekçesiyle 28.05.1985 – 27.05.1989 tarihleri arasındaki döneme ilişkin sigortalılığının iptal edildiği, davacının 1479 sayılı Yasa"ya ilişkin sigortalılığının hesap dökümünde, 31.10.1989 tarihinden itibaren prim ödemeleri olduğu, 1992 ve 1997 yılı prim aflarından faydalandığı, mahkemece, 28.05.1985 – 27.05.1989 tarihleri arasındaki döneme ilişkin primlerinin 1992 ve 1997 yıllarındaki aflar ile tahsil edildiği ve davalı Kurum tarafından uzun süre kullanıldığından ve Medeni Kanunun 2. maddesi gözetilerek, davacının, 28.05.1985 – 27.05.1989 tarihleri arasındaki dönemde sigortalılığını kabul ederek, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
    Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, mahkemece yapılması gereken iş, öncelikle, 20.11.1998 tarihinde intikal eden İB formuna istinaden sigortalılık başlangıç tarihi, 16.05.1989 iken 28.05.1985 kabul edildiği, bu bağlamda davacının 28.05.1985 – 27.05.1989 tarihleri arasındaki dönem yönünden 16.05.1989 tarihi öncesi primlerinin, 1992 ve 1997 yılları afları ile tahsil edildiğinden
    bahsedilemeyeceği gözetilerek, 22.03.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Kanun ile değişik 1479 sayılı Kanunun 24. ve 25. maddelerine göre yapılacak araştırma ile uyuşmazlık konusu olan davacının, 28.05.1985 – 16.05.1989 tarihleri sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığı tespit edilmeli, varılacak sonuca göre tahsis şartları irdelenmelidir.
    Kabule göre ise; mahkeme, ödenmeyen yaşlılık aylıkları yönünden yasal faiz ile tahsiline dair hüküm kurulurken, Kurum"a tanınan 5510 sayılı Yasa"nın 42. maddesinde yazılı üç aylık işlem süresinin varlığı gözetilmemiştir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi