Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4440
Karar No: 2019/3555
Karar Tarihi: 17.04.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/4440 Esas 2019/3555 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2018/4440 E.  ,  2019/3555 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 19.06.2018 gün ve 2015/17325 Esas, 2018/4680 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, davalı ... Türkel mirasçısı ... vekili ... aracılığıyla 26.01.2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 4332, 2960, 950 ve 421 parsel sayılı taşınmazlardaki muris eşi ... intkalen gelen hisselerinin tamamını satış vaat ettiğini belirterek, satışa konu hisselerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
    Bir kısım davalılar vekili, muris ... 2005 yılında 78 yaşında olduğunu, taşınmaz satma niyeti olmadığını, her fırsatta tüm taşınmazlarının yeğenlerine kalacağını söylediğini, dayanak vekaletnamenin 1996 yılında bankadan maaşının çekilmesi amacı ile verildiğini, muris ... bu satıştan haberi olmadığı gibi satış bedelinin de kendisine ödenmediğini, bu davanın açılması için ... ölümünün beklendiğini, satış vaadi sözleşmesinin baba oğul arasında muvazaalı olarak yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 19.06.2018 tarih, 2015/17325 Esas, 2018/4680 Karar sayılı ilamı ile davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiş, hükmün onanmasına karar verilmiştir.
    Davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re"sen düzenlemesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
    Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m. 701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Bu durum, satış vaat edilen taşınmazın tapusunda temliki tasarrufu engenleyen bir kaydın bulunması veya 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi hükmüne aykırı şekilde taşınmaz satışı vaat edilmesi ya da vaade konu taşınmazın bir başka mahkemede mülkiyet uyuşmazlığına konu olması halinde de geçerlidir.
    Somut olaya gelice; muris vekili ... ile davacı ... arasında düzenlenmiş 26.01.2005 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunulmaktadır. Sözleşmenin yapıldığı sırada vekalet ilişkisi sona ermedikçe yapılan satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Sözleşme tarihinde ... ile ... arasındaki vekalet ilişkisi devam etmektedir. Satış vaadi sözleşmesine dayanak olan 12.08.1996 tarihli vekaletname dışında "in ..."a 20.02.2008 tarihli bir vekaletnameyi daha düzenleyerek verdiği görülmektedir. Vekil ... ile davalı ..."un baba oğul oldukları ve satış vaadi sözleşmesinin aralarında muvazaalı olarak düzenlendiği ileri sürülmüş ise de, dosya kapsamı ile toplanan tüm deliller ve tanık beyanları muvazaayı ispata yeterli değildir. Satış bedelinin ödenmediği yönündeki savunmanın da satış vaadi sözleşmesinde bedelin ödendiğinin yazılı olması karşısında yazılı delille ispatı gerekmektedir.
    Şu duruma göre; kök muris Mehmet Türkel"in veraset ilamı getirilerek dosyaya konulmalı, Mehmet Türkel"in dava konusu taşınmazlarda 1/3 pay maliki bulunmasına göre eşi "in miras payı belirlenmelidir. "in veraset ilamına göre davacı ... mirasçısı değildir. Taşınmazlar elbirliği mülkiyeti durumunda bulunduğundan satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmamaktadır. Ancak, Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/620 Esas sayılı dosyasında dava konusu taşınmazlara ilişkin elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi talepli dava görülmekte olduğundan bu davanın sonucu ve kesinleşmesi beklenerek infazı gerçekleştirilmeli, ifa olanağı oluştuğu takdirde davanın kabulüne karar verilmelidir. Diğer yandan; kök muris Mehmet Türkel, satış vaadine konu taşınmazlarda 1/3 pay maliki olduğuna göre, eşi "e isabet eden satışa konu paylar ile bu payların bedelleri belirlenmeli ve bedeller arasında aşırı nispetsizlik olup olmadığı da buna göre değerlendirilmelidir. "in taşınmazlarda 1/3 pay malikiymiş ve bu payın tamamı satış vaadine konu edilmiş gibi bedel hesaplaması yapılması da doğru olmamıştır.
    Belirtilen bu hususlar gözetilmeden satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın bozulması gerekirken maddi hata sonucu onanmasına karar verildiği bu defa yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile onama kararımız kaldırılarak, hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 19.06.2018 tarihli ve 2015/17325 Esas, 2018/4680 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıdaki gerekçeler ile BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine,17.04.2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY
    Mahkemece yapılan yargılamaya toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır.
    Dairemizin onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerektiği görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi