5. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5082 Karar No: 2019/10778 Karar Tarihi: 18.11.2019
İhaleye fesat karıştırma - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/5082 Esas 2019/10778 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2018/5082 E. , 2019/10778 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : İhaleye fesat karıştırma, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet, ihaleye fesat karıştırma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması, sanık ... hakkında ihaleye fesat karıştırma ve resmi belgede sahtecilik, diğer sanıklar hakkında ise ihaleye fesat karıştırma suçlarından beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi; Suçtan zarar gören Hazine vekilinin 24/04/2015 tarihli dilekçe ile sanık ... hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara vaki itirazının mercince her zaman değerlendirilip gerekli kararın verilmesi mümkün görülmüştür. Suçtan zarar gören Hazinenin resmi belgede sahtecilik suçundan katılan sıfatını alabilecek biçimde doğrudan zarar görmemesi nedeniyle sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz talebi ile sanıklar ... ve ... müdafin 19/03/2015 tarihinde tefhim olunan hükmü, 20/03/2015 tarihli süre tutum temyiz dilekçesi ile sadece sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz ettiği, sanık ... yönünden ise 1412 sayılı CMUK"nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra ve 17/04/2015 havale tarihli dilekçe ile vekalet ücretine hasren temyiz talebinde bulunduğu anlaşılmakla, aynı Kanunun 317. maddesi uyarınca temyiz isteminin sanık ... yönünden ayrı ayrı REDDİYLE, incelemenin katılan Hazine vekilinin ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen beraat hükümleri ile sanık ... müdafin resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarıyla SINIRLI OLARAK YAPILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Yargılamaya konu ihale nedeniyle kurum zararının oluşmadığının anlaşılması karşısında, sanıklara isnat edilen ihaleye fesat karıştırma suçunun 5237 sayılı TCK"nın 6459 sayılı Kanunun 12. maddesi ile değişik 235/3-b, resmi belgede sahtecilik suçunun ise aynı Kanunun 204/1. maddeleri kapsamında kaldığı, söz konusu maddelerde öngörülen cezaların üst sınırı itibarıyla bu suçların aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 8 yıllık asli ve 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, sanık ... hakkında 19/03/2015 tarihinde resmi belgede sahtecilik suçundan, 18/03/2008 tarihinde ise ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin bu suçları iştirak halinde işlediği iddia edilen diğer sanıklar yönünden de zamanaşımı süresini kestiği gözetildiğinde; resmi belgede sahtecilik suçundan verilen sanık ... hakkındaki mahkumiyet, sanık ... hakkında ise beraat hükümleri yönünden suç tarihi olan 15/09/2005 ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin, ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen beraat hükümleri yönünden ise dava zamanaşımını kesen son işlem olan 18/03/2008 tarihli mahkumiyet hükümleri ile inceleme günü arasında asli dava zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE 18/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.