Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2513
Karar No: 2020/3461
Karar Tarihi: 28.09.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/2513 Esas 2020/3461 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı kişi, 5.440,45 metrekare yüzölçümlü taşınmazın kendisine ait olduğunu savunurken, davacılar da taşınmazın müşterek mirasçılarından intikal ettiğini iddia ederek tapu iptali ve adlarına tescil davası açmışlardır. Mahkeme, dava konusu taşınmazın tarafların müşterek mirisinden intikal etmediği ve davalının zilyet ve tasarrufunda olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak davacılar, tanık delillerine dayandıklarını ve tanıkların dinlenilmesi için talepte bulunduklarını belirtmişlerdir. Mahkeme, davacı tanıklarının keşif mahallinde dinlenilmemesi sonucu eksik inceleme ve araştırma yaparak karar vermiştir. Bu nedenle, yerel bilirkişi ve tanıkların keşif mahallinde hazır edilerek yeniden keşif yapılması ve bu keşifte çekişmeli taşınmazın öncesinin kimin olduğu, intikal şekli, kadastro tespit gününden önceki zilyet durumu gibi konularda sorular sorulup, tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerekmektedir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu, Tapu Kanunu.
16. Hukuk Dairesi         2017/2513 E.  ,  2020/3461 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 144 ada 2 parsel sayılı 5.440,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, miras yoluyla gelen hakka dayanarak, tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar, çekişmeli 144 ada 2 parsel sayılı taşınmazın, müşterek murisleri ...’den intikal eden yerlerden olduğu iddiasıyla, miras yoluyla gelen hakka dayalı olarak dava açmışlar; davalı ise, taşınmazın müşterek murise ait yerlerden olmadığını, kendisine ait olduğunu savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarafların müşterek murisinden intikal etmediği, davalının zilyet ve tasarrufunda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, davacı taraf dava dilekçesinde açıkça tanık deliline dayandığı ve ardından süresi içerisinde sunduğu 25.02.2014 tarihli dilekçesinde bildirdiği tanıkların dinlenilmesini talep ettiği halde, mahkemece kurulan keşif ara kararında, davacı tanıklarına keşif gün ve saatini bildirir davetiye tebliğine karar verilmesine rağmen, davacı tarafça isimleri bildirilen tanıklar yöntemine uygun şekilde davetiye ile keşif mahalline çağrılıp dinlenmemiş, bu suretle davacıların iddialarını ispat hususunda sunmuş oldukları tüm deliller toplanmadan sonuca varılmış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, davacı tarafın süresi içerisinde bildirdiği tanıklarına keşif gün ve saatini bildirir usulüne uygun davetiye çıkartılmak suretiyle yerel bilirkişi ve tanıkların keşif mahallinde hazır edilmeleri sağlanarak mahallinde yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kadastro tespit gününe dek, kimin ne sıfatla ne kadar süre ile zilyet olduğu sorulup, maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki olduğunda yöntemince giderilmeye çalışılmalı bundan sonra, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek davacı tarafın bildirmiş olduğu tüm deliller toplanmadan eksik araştırma ve soruşturma sonucunda yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 28.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi