Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3714
Karar No: 2017/4822
Karar Tarihi: 03.04.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/3714 Esas 2017/4822 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, murisleri tarafından yapılan bir binanın, meyve ağaçlarıyla birlikte bulunan kuyunun ve diğer mülklerin kendilerine ait olduğunu iddia etmişlerdir. Mahkeme, davacıların talebini kabul etmiş ve muhdesatların davacıların murisi tarafından yapıldığı tespit edilmiştir. Ancak, mahkeme aidiyet konusunda hüküm kurmada yanılmıştır. Muhdesatların aidiyeti isteğiyle açılan davalarda, güncel hukuki yararın varlığı ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sonuç olarak, mahkeme kararında yer alan bazı ifadelere, tapuda kayıtlı paylara göre düzeltmeler yapılmış ve karar onanmıştır. Kararda belirtilen kanun maddeleri, Türk Medeni Kanunu'nun 684/1, 718, 722, 724 ve 729. maddeleridir.
8. Hukuk Dairesi         2015/3714 E.  ,  2017/4822 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... Dali mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


    K A R A R

    Davacılar vekili, dava konusu 108 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı binanın vekil edenlerinin murisi tarafından yapıldığını, yine 120 ada 12 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki meyve ağaçları ile birlikte adı geçen taşınmaz üzerinde bulunan kuyunun vekil edenlerinin murisi tarafından yapıldığını, 108 ada 3 parsel ve 120 ada 12 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2012/819 Esas sayılı dosyasında izaleyi şüyu davasının devam ettiğini belirterek, 108 ada 3 parsel sayılı taşınmaz içinde bulunan 3 katlı betonarme binanın, 120 ada 12 parsel sayılı taşınmaz içinde bulunan ceviz ağaçları, kavak ağaçları ve diğer meyve veren ağaçların ve kuyunun vekil edenlerinin murisi tarafından yaptırıldığının ve dolayısıyla vekil edenlerine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılardan Ünal Dali vekili cevap dilekçesinde, dava dilekçesindeki üç katlı yeni yapı ve kuyu dışındaki iddiaların doğru olmadığını belirterek, davacının ağaçlara ilişkin aidiyet talebinin reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalılardan ... ön inceleme duruşmasında alınan beyanında; dava konusu taşınmazlar üzerindeki muhtesatların kime ait olduğunu bilmediğini beyan etmiştir.
    Davalı ... duruşmada alınan beyanında; davacı tarafın iddia ettiği yerlerde işgalci konumunda olduğunu, bu nedenle mahkeme masrafları ve vekalet ücretini kabul etmediğini beyan etmiştir.
    Davalı ... da duruşmada alınan beyanında; davayı kabul etmediğini beyan etmiştir.
    Mahkemece; davacıların davasının kabulü ile 108 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan inşaat mühendisi ve ziraat mühendisi ortak raporunda birinci yapı, fen bilirkişi raporunda ise A ile işaretlenmiş olan 3 katlı yapı ile dava konusu olan 120 ada, 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan kuyu ile ziraat ve inşaat mühendisi bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak belirlenen iki adet 7-10 yaşlarında kiraz, bir adet 5-6 yaşlarında badem, bir adet 3-4 yaşlarında elma, 4 adet 20-25 yaşlarında erik, 20 adet 7-10 yaşlarında ceviz, iki adet 15-20 yaşlarında ceviz, bir adet 25-30 yaşlarında ceviz, bir adet 7-10 yaşlarında ayva, 10 adet 7-10 yaşlarında incir, iki ocak 7-10 yaşlarında fındıkların davacıların murisi olan Özdemir Dali"ye ait olduğunun tespitine karar verilmesi üzerine, hüküm davalı ... Dali mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava muhdesat tespiti isteğine ilişkindir.
    1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2- Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur(4721 s.lı TMK 684/1 m). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK 718 m). 22.12.1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez.
    Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir.
    Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre, 108 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan inşaat mühendisi ve ziraat mühendisi ortak raporunda birinci yapı, fen bilirkişi raporunda ise A ile işaretlenmiş olan 3 katlı yapı ile dava konusu olan 120 ada, 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan kuyu ile ziraat ve inşaat mühendisi bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak belirlenen iki adet 7-10 yaşlarında kiraz, bir adet 5-6 yaşlarında badem, bir adet 3-4 yaşlarında elma, 4 adet 20-25 yaşlarında erik, 20 adet 7-10 yaşlarında ceviz, iki adet 15-20 yaşlarında ceviz, bir adet 25-30 yaşlarında ceviz, bir adet 7-10 yaşlarında ayva, 10 adet 7-10 yaşlarında incir, iki ocak 7-10 yaşlarında fındıkların davacıların murisi olan Özdemir Dalı tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatların davacılar murisi tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken; muhdesatın aidiyeti şeklinde hüküm kurulması doğru değildir.
    3- Davalı ... Dali mirasçıları vekilinin yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Dava konusu muhdesatların üzerinde bulunduğu 108 Ada 3 parsel sayılı taşınmaz taraflar ve bir kısım tarafların murisi adına tapuda paylı mülkiyet şeklinde, 102 Ada 12 parsel sayılı taşınmaz ise taraflar ve bir kısım tarafların murisi adına tapuda elbirliği mülkiyet şeklinde kayıtlıdır. Davanın konusu (müddeabih) ise davalıların paylarına isabet eden muhdesat değeridir (zemin bedeli hariç). Buna göre, yargılama sonucunda hüküm altına alınan nispi karar ve ilam harcından, aynı şekilde 6100 sayılı HMK"nun 326/2. maddesi uyarınca yargılama giderinden ve taraflar yararına takdir edilen vekalet ücretinden her bir davalının tapu payları/veraset ilamındaki miras payları oranında sorumlu tutulmaları gerekirken, müştereken ve mütesesilen alınmasına karar verilmesi de doğru olmamıştır.
    Ne var ki tüm bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme hükmünün 1 fıkrasındaki ""....davacıların murisi olan ...ya ait olduğunun tespitine ...."" ifadelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine “.... davacıların murisi olan.....i tarafından meydana getirildiğinin tespitine ....” ifadelerinin yazılmasına, hükmün 2. fıkrasındaki "... 512,30 TL harcın davalılardan ortaklaşa ve dayanışmalı olarak ( müşterek ve müteselsilen ) tahsili ile ..." ifadelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine ".... 512,30 TL harcın 102 Ada 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden miras payları oranında; 108 Ada 3 parsel sayılı taşınmaz yönünden tapudaki payları oranında tahsili ile..." ifadelerinin yazılmasına, hükmün 3.fıkrasındaki "...Avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile..." ifadelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine “...Avukatlık ücretinin, 102 ada 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden miras payları oranında; 108 Ada 3 parsel sayılı taşınmaz yönünden tapudaki payları oranında tahsili ile..." ifadelerinin yazılmasına, yine hükmün 4.fıkrasındaki "... yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile..." ifadelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine “....yargılama giderinin davalılardan 102 ada 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden miras payları oranında; 108 Ada 3 parsel sayılı taşınmaz yönünden tapudaki payları oranında tahsili ile..." ifadelerinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nın Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK’nun 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 03/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi