10. Hukuk Dairesi 2015/16102 E. , 2015/17451 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26/1. maddesinde yer alan; "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" şeklindeki düzenlemeyle mahkemenin davacının talebini aşamayacağı belirtilmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde davalı şirkete ait işyerinde 07.04.2008-01.04.2012 tarihleri arasında çalıştığını, ancak çalışmalarının Kuruma eksik bildirildiğini beyan ederek Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespitini talep etmiş olup, sigorta primine esas kazanç (ücret) tutarının tespiti talebi olmamasına rağmen ve dosyaya yansıyan delillerden, davacının aldığı ücretin asgari ücretin üzerinde olduğu açıkça belli olmadığı halde, Mahkemece, davacının asgari ücretin 2,14 katı ücretle çalıştığına hükmedilerek, davacının talebini aşacak şekilde sigorta primine esas kazanç (ücret) tutarının tespitine de karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3-Davacının 07.04.2008-01.04.2012 tarihleri arasındaki döneme ilişkin hizmet tespiti talebi dikkate alındığında, hüküm altına alınan 11.04.2008-04.04.2012 tarihleri arasındaki süre yönünden kararın kısmen kabul niteliği taşımasına rağmen, hükümde davanın kabul edildiğinin belirtilmiş olması, istem kısmen hüküm altına alınmış olduğu halde, reddedilen kısım yönünden vekille temsil edilen davalılar lehine vekalet ücretine, kabul ve ret oranına göre yargılama giderine hükmedilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : 1-Hüküm fıkrasının ilk satırında yer alan “Davanın Kabulüne” sözcüklerinin silinerek yerine, “DAVANIN KISMEN KABULÜNE,” sözcüklerinin yazılmasına,
2- Hüküm fıkrasının hizmet ve sigorta primine esas kazanç tutarının tespitine ilişkin ikinci paragrafının tamamen silinerek hükümden çıkarılmasına, yerine, “Davacı ....’ın davalı ...ne ait işverenlikte 11/04/2008-01/04/2012 tarihleri arasında dönemin asgari ücreti ile çalıştığının tesbitine, fazlaya ilişkin istemin ispatlanamadığından REDDİNE,” cümlesinin yazılmasına,
3- Hüküm fıkrasının davacı lehine vekalet ücretine ilişkin dördüncü paragrafının sonuna “davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 1.500,00 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalılara eşit olarak verilmesine,” cümlesinin eklenmesine,
3- Hüküm fıkrasının davacı tarafından sarfedilen yargılama giderine ilişkin beşinci paragrafının silinerek yerine “Davacı tarafından yapılan 11 adet tebligat gideri:78 TL ile 18 adet müzekkere gideri:116,70 TL ile bilirkişi ücreti:250 TL genel toplamı 444,70 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 440 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.