13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/39764 Karar No: 2018/1899 Karar Tarihi: 19.02.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39764 Esas 2018/1899 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/39764 E. , 2018/1899 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca duruşmalı temyiz edilmiş ise de dava miktar itibariyle duruşmaya tabi olmadığından, bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirketten 28.10.2010 tarihinde imzalanan sözleşme ile konut satın aldığını, ... 3. Noterliği’nin 02.05.2011 tarihli ihtarnamesi ile sözleşmeyi fesih ederek ödenen bedellerin iadesinin talep edildiğini, yapılan ödemelerin iade edileceği beyan edilmesine rağmen ödeme yapılmaması üzerine başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.. Davalı, davacı ile imzalanan sözleşme gereğince kendilerine herhangi bir ödeme yapılmadığından iade edilecek bir borcun bulunmadığını, şirkete ödeme yapıldığına dair dosyaya sunulan 26.07.2010 tarihli makbuzdaki şirket kaşesi ve imzanın sahte olduğuna yönelik savunma yaparak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 3.456,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile imzalanan konut satış sözleşmesini feshederek ödenen bedelin tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmış, davalı, davacı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, ödeme yapıldığına ilişkin dosyaya sunulan 26.07.2010 tarihli makbuzdaki kaşe ve imzanın şirkete ait olmaması nedeniyle sahte olduğuna yönelik savunma yaparak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin davacı tarafından gönderilen ... 3. Noterliği’nin 02.05.2011 tarihli ihtarnamesi fesih edildiği ve davacının 26.07.2010 tarihli ödeme makbuzu ile davalıya ödediği bedelin iade edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin olup, davacı, ödeme yapıldığına ilişkin 26.07.2010 tarihli ödeme makbuzunu dosyaya delil olarak sunmuştur. Davalı ise, bu makbuzdaki kaşe ve imzanın şirkete ait olmadığını, sahte olduğunu savunmuş, mahkemece bu hususta herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Bu durumda, mahkemece, davalının savunması doğrultusunda makbuzun sahte olup olmadığına yönelik araştırma ve inceleme yapılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu davacı tarafından makbuzdaki bedelin ödendiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.