10. Hukuk Dairesi 2014/22407 E. , 2015/17410 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, davacının 1479 sayılı Kanun kapsamındaki zorunlu sigortalılık süresinin tespiti ile 6111 sayılı Kanundan yararlandırılması davasına dair yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, yargılamanın iadesi talebi kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacının, 13.10.1986-06.04.2011 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olduğunun ve 6111 sayılı Yasanın yapılandırma hükümlerinden yararlandırılması gerektiğinin tespiti istemiyle açtığı ilk davada Yozgat İş Mahkemesinin 2011/1139 E. ve 2012/493 sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, davacının 13.10.1986-14.08.1992 tarihleri arasındaki dönemde 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olduğunun tespitine, celbedilen yurtşı dışına çıkış ve yurda dönüş kayıtlarından davacının 14.08.1992-25.08.2006 tarihleri arasında muhtelif tarihlerde yurt dışına çıkış ve yurda dönüş yaptığı, uzun süreli olarak yurt dışında kaldığı ve bu durumun esnaf ... sigortalılığında kesinti oluşturduğu gerekçesiyle 15.08.1992-06.04.2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin reddine, yine davacının 6111 sayılı Kanundan yararlandırılmasına yönelik isteminin de reddine karar verildiği, davacı ve davalı Kurum tarafından yapılan temyiz istemi üzerine Dairemizin 20.06.2013 günlü 2013/12004 E. ve 2013/13876 K. sayılı ilamı ile davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddine ve temyiz edenin sıfatına göre hükmün onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin, 20.06.2013 tarihli Dairemiz ilamından sonra, .... İş Mahkemesinin 2011/1139 Esas ve 2012/493 Karar sayılı kararında 15.08.1992-06.04.2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin reddi gerekçesi olarak belirtilen yurt dışına çıkış ve yurda dönüş kayıtlarının davacıya ait olmadığı
bilgisine kararın kesinleşmesinden sonra ulaştıklarından bahisle yargılamanın iadesi talebi ile eldeki davayı açtığı, mahkemece yargılamanın iadesi talebi kabul edilerek davanın kısmen kabulü ile davacının 13.10.1986-06.04.2011 tarihleri arasındaki dönemde 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olduğunun tespitine ve 6111 sayılı Kanundan yararlandırılmasına yönelik isteminin ise reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hukuk yargılamasında kural olarak kesin hükme bağlanmış bir davaya yeniden bakılamaz ise de, bunun en önemli istisnasını yargılamanın iadesi oluşturmaktadır. Bazı ağır yargılama hatalarından ve eksikliklerinden dolayı, maddi anlamda kesin hükmün ortadan kaldırılmasını ve daha önce kesin hükme bağlanmış bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir yasa yolu niteliğindeki yargılamanın iadesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 374–381 (dâhil) maddelerinde düzenlenmiş, aynı Kanunun 375’inci maddesinde de yargılamanın yenilenmesi nedenleri sınırlı olarak sayılmış olup, kıyas yolu ile bunların genişletilmesi olanaksızdır. Eldeki davada, mahkemece yargılamanın iadesi talebi kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmakta ise de, davacı vekili tarafından yargılamanın iadesi nedeni olarak belirtilen yurt dışına çıkış ve yurda dönüş kayıtlarının davacıya ait olmadığı yönündeki iddianın ... İş Mahkemesinin 2011/1139 E. ve 2012/493 sayılı kararına yönelik davacı vekilinin 24.04.2012 tarihli temyiz dilekçesinde de ileri sürüldüğü, ancak Dairemizin 20.06.2013 günlü 2013/12004 E. ve 2013/13876 K. sayılı ilamı ile anılan temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddine karar verildiği, bu hale göre yapılan yargılamada davanın yasal dayanağı olan 375’inci maddede sınırlı olarak sayılan herhangi bir yargılamanın iadesi nedeninin söz konusu olmadığı ve madde hükmü kapsamında yargılamanın iadesi koşullarının gerçekleşmediği anlaşılmakla, davanın reddi gerekirken, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu yargılamanın iadesi talebi kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.