1. Hukuk Dairesi 2019/1401 E. , 2020/4049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan Nesibe Bilgi"nin 19, 20, 74 ve 183 parsel sayılı taşınmazlarını mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak oğulları olan davalılara satış suretiyle temlik ettiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına tesciline, olmadığı takdirde tenkisine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, dava konusu taşınmazların rızai taksim suretiyle adlarına tescil edildiğini, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen ilk karar, Dairece; “...dosya içeriğinden, toplanan delillerden; miras bırakan Nesibe ile diğer mirasçıların kök muris...’nin 25.03.1998’de ölümü üzerine, 22.12.2000 tarihli akitle anılan murise ait taşınmazların intikalini yaptırıp, aynı akitle aralarında yaptıkları rızai taksim sonucunda çekişme konusu 19, 50 parseller ile dava dışı dört parça taşınmazın davalılara eşit paylarla, 74 parselin ise müstakilen miras bırakan adına tescilini sağladıkları, daha sonra 11.04.2006 tarihli akitle davalılardan...ve ...’in 19 ve 50 parsellerdeki paylarını diğer davalı ...’ye satış suretiyle temlik ettikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, dava konusu 19 ve 50 parsel sayılı taşınmazların davalı ...’ye miras bırakan Nesibe’den intikal etmediği, muris Nesibe’nin muvazaalı devrinin söz konusu olmadığı belirlenmek suretiyle anılan taşınmazlar bakımından davanın reddine karar verilmiş olması doğrudur. Davacıların bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davacıların öteki temyiz itirazlarına gelince; miras bırakan ...’nin maliki olduğu çekişme konusu 74 parseli 20.02.2002 tarihli akitle oğlu davalı ...’ye, 183 parsel sayılı taşınmazdaki bir kısım paylarını ise 11.04.2006 tarihli akitle vekili ... aracılığıyla oğulları davalılar ... ve ...’ye satış suretiyle temlik ettiği görülmektedir. Davacılar, anılan temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, eldeki davayı açmışlardır. Somut olayda; yukarıdaki ilke ve olguları kapsar biçimde bir araştırma ve uygulama yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Hal böyle olunca; dava konusu 74 ve 183 parsel sayılı taşınmazlar yönünden yukarıda açıklanan ilke ve olgular doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar Dairece bu kez; “…somut olayda, davacılar vekili istifa etmiş, istifa dilekçesi henüz davacı asillere tebliğ edilmeden yapılan duruşmaya davacı tarafın katılmadığından bahisle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, ilk verilen “dosyanın işlemden kaldırılması kararı” isabetli olmadığına göre davacılar vekilinin eski hale getirme talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. Öte yandan; davacılar, ikinci defa davalarını takipsiz bırakmış olsalar dahi yeniden işlemden kaldırma kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde yasaya aykırı olarak ve hukuki olmayan gerekçeyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi de isabetsizdir...”gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, muvazaa olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 14/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.