MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkilinin kardiyoloji alanında faaliyet verdiğini ve bu alanda çeşitli hastane ve sağlık kuruluşlarına sağlık malzemesi sattığını, taraflar arasında malzeme alımından kaynaklı ticari ilişki bulunduğunu, davalının fatura bedellerini ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, borçlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamında; taraflar arasında ticari ilişki olduğunun sabit olduğu, davalının dava konusu alacağa ilişkin faturayı kabul ettiği ve süresinde itiraz etmediği, herhangi bir ödeme belgesinin de mevcut olmadığı, davalı şirketin iflas ettiği ve davanın kayıt kabul davasına dönüştüğü gerekçesiyle davacının 150.437,95 TL"nin takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alacaklı olduğunun kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Davalı şirket iflas ettiğinden dava kayıt kabule dönüşmüştür. Bu nedenle mahkemece, hüküm kısmının alacaklı olduğunun kabulüne şeklinde olması doğru olmamıştır. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiş ise de yapılan bu yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmeyeceği, bu nedenle kararın hüküm kısmının 1. bendindeki "Takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacının davalıdan alacaklı olduğunun kabulüne" ibaresinin çıkartılarak yerine "Davacının iflas masasına talep tarihinden iflas tarihine kadar işleyecek yasal faiziyle birlikte kayıt kabulüne" ibaresinin yazılmasına, kararın hüküm kısmının 2. bendinin başına "Davalı iflas ettiğinden" ibaresinin eklenmesine hükmün bu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle res’en hüküm kısmının 1. bendindeki "Takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacının davalıdan alacaklı olduğunun kabulüne" ibaresinin çıkartılarak yerine "Davacının iflas masasına talep tarihinden iflas tarihine kadar işleyecek yasal faiziyle birlikte kayıt kabulüne" ibaresinin yazılmasına, kararın hüküm kısmının 2. bendinin başına "Davalı iflas ettiğinden" ibaresinin eklenmesine hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcının istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.