20. Hukuk Dairesi 2017/10080 E. , 2018/424 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 23/01/2018 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ve duruşma talebinde bulunan davacı ... vekili Av..... ile karşı taraftan davalılar ... ve ... vekili Av.... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... mahallesi 106 pafta, 368 ada, 2 parselde tapuya kayıtlı A ve B blok halindeki ana gayrimenkulde bulunan B blok 3. kat 7 nolu bağımsız bölüm maliki olduğu, müvekkilinin maliki olduğu bağımsız bölümün ana gayrimenkulde arsa payının 7/126 olarar belirlendiği, ancak müvekkilinin maliki olduğu bağımsız bölümün arsa payının yanlış olarak hesaplandığı ve tapuya tescil edildiği, bu yanlışlığın diğer bağımsız bölümlerin arsa payları için de geçerli olduğu, müvekkiline ait bağımsız bölümün arsa payının tespiti ile tapuya tescili istenilmiş, mahkemece;. taşınmazda 1966 yılında kat mülkiyeti kurulduğu, davacı B blok 7 nolu bağımsız bölüm maliki olduğu, davacının talebinin çatı dubleksine pay verilmesi olduğu, ana gayrimenkulün ortak yerlerinde, bütün kat maliklerinin muvafakati alınmadığından davacının talebinin karşılanmasının 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu gereğince mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi 2017/554 Esas, 2017/680 Karar sayılı ilamıyla” davacının dava konusu taşınmazda kat maliki olup, çatı katının dairesine katılmış olarak mevcut hali ile satın aldığı, 1993 yılında tüm kat maliklerinin rızası olduğu halde belediyeden tasdik edilen projenin tapuya tasdik ettirilmediği, davacının dairesine katılan çatı katının ortak alan olduğu anlaşıldığından, çatı katının davacının dairesine katılabilmesi için tüm kat maliklerinin muvafakatının alınması gerekli olup, somut olayda böyle bir muvafakat bulunmadığı gerekçesiyle .... Sulh Hukuk Mahkemesinin 13/12/2016 tarih, 2014/265 Esas, 2016/822 Karar sayılı kararı usul ve kanuna uygun bulunduğundan, HMK"nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; KMK"dan kaynaklı olarak arsa payının düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Dava konusu taşınmaza yönelik arsa payının düzeltilmesi talep edilmiş ise de arsa payı verilmesi istenen taşınmaz kısmının çatı arası mahiyetinde olup çatı katı olmadığı anlaşılsa bile bu hususta düzenlenen tadilat ve röleve projesine bütün hissedarların muvafakati gerekeceğinden ve bu konuda oybirliği ile verilmiş muvafakat olmadığı anlaşıldığından yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 6100 sayılı Kanunun 370/1 maddesine göre ONANMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.630,00.-TL’nin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren ... ve ..."e verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 23/01/2018 günü oy birliği ile karar verildi.