23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5161 Karar No: 2019/4192 Karar Tarihi: 10.10.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5161 Esas 2019/4192 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kocaeli 2.İcra Müdürlüğünün dosyasından dava dışı borçlu adına kayıtlı aracın satışının yapıldığı, sıra cetvelinde motorlu taşıtlar vergisinin rüçhanlı alacak olmadığı, satış bedelinin muhafaza masraflarını dahi karşılamadığı bu nedenle diğer alacaklılara ödenme yapılmasına yer olmadığına karar verildiği iddiasıyla sıra cetvelinin iptal edilmesi talep edilmiştir. İcra mahkemesi, yediemin ücretinin muhafaza masrafı olduğunu ve satış bedelinden öncelikle ödeneceğini, sıra cetveli kararında bir usulsüzlük bulunmadığını belirterek şikayetin reddine karar vermiştir. Ancak, muhafaza masraflarının tespitinde yedieminin kendi tarifesi değil Adalet Bakanlığınca belirlenen tarifenin uygulanacağına ilişkin belirleme genel mahkemelere aittir. Bu nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esasına girilerek yazılı şekilde karar verildiği belirtilerek karar bozulmuştur. İİK’nın 142/3 maddesi, itiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine talepte bulunulabileceği hükmünü içermekte olup, yediemin ücretinin miktarı genel mahkemelerde yapılacak yargılama sırasında çözümlenebilir. Kararın açıklanmasından itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açıktır.
23. Hukuk Dairesi 2016/5161 E. , 2019/4192 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Şikayetçi vekili, Kocaeli 2.İcra Müdürlüğünün 2014/7562 E. sayılı dosyasından dava dışı borçlu adına kayıtlı aracın satışının yapıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde motorlu taşıtlar vergisinin rüçhanlı alacak olmadığı, satış bedelinin muhafaza masraflarını dahi karşılamadığı bu nedenle diğer alacaklılara ödenme yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini, yapılan işlemin hatalı olduğunu MTV alacağının rüçhanlı alacak olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili yediemin ücretinin muhafaza masrafı olduğunu bu nedenle de rüçhanlı alacak olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre İİK nın 138/2. maddesinde haciz, paraya çevirme ve paylaştırma gibi bütün alacaklıları alakadar eden masrafların önce satış tutarından alınacağı düzenlenmiş olup yediemin ücreti de muhafaza masrafı olduğundan satış bedelinden öncelikle ödeneceği, satış bedelinin anılan muhafaza masraflarını dahi karşılamadığından icra müdürlüğünün sıra cetveli kararında bir usulsüzlük bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-İcra ve İflas Kanunu"nun 142/3 maddesinde itiraz alacağın esas ve miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine talepte bulunulabileceği hükmüne amirdir. Aynı maddenin 1. fıkrasında ise genel mahkemede itiraz davası açılabileceği belirlenmiştir. Somut olayda, uyuşmazlık bedeli paylaşıma konu aracın muhafaza ücretinin MTV"den önce ödenip ödenmeyeceği ve yediemin ücretinin miktarına ilişkindir. Motorlu Taşıtlar Vergisinin muhafaza masraflarından önce ödenip ödenmeyeceği hususu icra mahkemesinde şikayet yoluyla çözülebilir ise de yediemin ücretinin miktarı yani yediemine ödenen ücretin sıra cetveline yazılan kadar olup olmadığı iddiası genel mahkemelerde yapılacak yargılama sırasında çözümlenebilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de muhafaza masraflarının tespitinde yedieminin kendi tarifesi değil Adalet Bakanlığınca belirlenen tarifenin uygulanacağına ilişkin bu belirleme genel mahkemelere aittir. Bu nedenle mahkemece HMK"nın 114/1-c, 115/1, 2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. 2- Bozma nedenine göre şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 10.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.