Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2019/4364
Karar No: 2021/2555
Karar Tarihi: 24.05.2021

Danıştay 3. Daire 2019/4364 Esas 2021/2555 Karar Sayılı İlamı


T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/4364
Karar No : 2021/2555

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av….

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av….

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, 2011 ve 2012 yıllarının muhtelif dönemlerine ait gelir vergisi, katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının … Spor Kulübüne verdiği menajerlik hizmeti karşılığında elde ettiği kazancını kayıt ve beyan dışı bıraktığından bahisle 02/11/2016 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, davacı hakkında tanzim edilen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle saptanan matrah üzerinden salınan ve ilanen tebliğ edilen cezalı vergilerin tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan cezalı vergilere ilişkin ihbarnamelerin, davacının "… Mahalle … Sokak … Blok No:… …/…" adresine tebliğe çıkarıldığı, 13/01/2017 tarihli tebliğ alındısına, muhatabın yurt dışında olduğunun kardeşi …'in beyanı ile tespit edildiği şerhinin düşüldüğü, ancak adı geçen şahsın imzasına yer verilmediği gibi tebliğ alındısının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesine uygun olarak komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memurunun imzasına yer verilmek suretiyle tutanak haline getirilmediği, söz konusu adreste düzenlenen 18/01/2017 tarihli adres tespit tutanağında da davacının yurt dışında olduğu saptanmasına karşın ihbarnameler ile adres tespit tutanağının ilişkilendirilmediği anlaşıldığından ilanen tebliğ koşullarının oluştuğundan ve kamu alacağının usulüne uygun kesinleştiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle istinaf başvurusu kabul edilerek vergi mahkemesi kararı kaldırıldıktan sonra dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Takdir komisyonu kararlarına dayanılarak davacı adına tanzim edilen ihbarnamelerin davacının bilinen adreslerinde tebliğ edilemediği, mükellefin adreste olmadığına ve yeni adresinin bilinmediğine ilişkin tanzim edilen adres tespit tutanağı üzerine yapılan ilanen tebliğde usulsüzlük bulunmadığı, kesinleşen kamu alacaklarının tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ…'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Davacı adına takdir komisyonu kararları uyarınca salınan vergi ve kesilen cezalara ait ihbarnamelerin "… Mahalle … Sokak … Blok No:… …/…" adresine tebliğe çıkarıldığı, yurt dışında olduğundan bahisle davacıya ulaşılmaması üzerine "mükellef bilinen adresinde ikamet etmediği, yurt dışında olduğu tespit edildi." ibaresinin yer aldığı yoklama memuru ve mahalle muhtarınca imzalanan 18/01/2017 tarihli adres tespit tutanağına istinaden ilanen tebliğ edilen vergi ve cezaların tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 93. maddesinde, takakkuk fişinden gayri, vergilendirmeyle ilgili olup hüküm ifade eden bilumum vesikalar ve yazıların adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilan yoluyla tebliğ edileceği, 94. maddesinde, tebliğin mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere, tüzel kişilere yapılacak tebliğin, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde ise bunları idare edenlere veya temsilcilere yapılacağı, tüzel kişilerin mütaadit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılmasının kafi olduğu, tebliğin, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müstahdemlerinden birine yapılacağı, 102. maddesinde, tebliğ olunacak evrakı muhtevi zarfın posta idaresince muhatabına verileceği ve keyfiyetin muhatap ile posta memuru tarafından taahhüt ilmühaberine tarih ve imza konulmak suretiyle tespit olunacağı, muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması halinde posta memurunun durumu zarf üzerine yazacağı ve mektubun posta idaresince derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderileceği, bu işlemlerin komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyetin taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tespit olunacağı, 103. maddesinde muhatabın adresi hiç bilinmezse, bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse, başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa tebliğin ilanen yapılacağı, 104. maddesinde ilanın ne şekilde yapılacağı kurala bağlanmış olup 101. maddesinde ise bilinen adresler sayılmak suretiyle gösterilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un uyuşmazlık döneminde yürürlükte bulunan 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacının bilinen adresinde tebliğ imkansızlığının adres tespit tutanağı ile usulüne uygun olarak saptandığı olayda ilanen tebliğ koşullarının gerçekleştiği sonucuna varıldığından, yazılı gerekçeyle verilen vergi mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının, ilanen tebliğin 213 sayılı Kanun'un 104. maddesine uygun olarak yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa davanın 6183 sayılı Kanun'un 58. maddesi kapsamında incelenerek ulaşılacak sonuca göre yeniden karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 24/05/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi