Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5410
Karar No: 2019/3537
Karar Tarihi: 17.04.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/5410 Esas 2019/3537 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu davada, İcra İflas Kanunu'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayanarak açılan ortaklığın giderilmesi davası söz konusudur. Davacı, davalılardan birinin kendisine borçlu olduğunu beyan ederek ortaklığın satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar vermiştir. Ancak davalı borçlu haczolunan payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiğinden, davacının hukuki yararı kalmamıştır. Mahkemece, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmiş, bu nedenle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise, davada değinilen 5578 sayılı Kanun ile değiştirilen 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8. maddesi ve 6537 sayılı Kanun'un 4. maddesi belirtilmiştir. Bu kanunlar asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devrini mümkün hale getirmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2016/5410 E.  ,  2019/3537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.12.2014 gününde verilen dilekçe ile İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalılardan ...’nın, icra takip dosyasına konu kambiyo senedi nedeni ile müvekkiline borçlu bulunduğunu, icra hukuk mahkemesinden ortaklığın giderilmesi davası açabilmek için yetki belgesi alındığını beyanla, davalı borçlu ..."nın diğer davalılarla paylı malik olduğu taşınmaz üzerindeki ortaklığın, satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili yargılama aşamasındaki beyanlarında davaya bir diyeceklerinin bulunmadığını beyan etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü davalı ... temyiz etmiştir.
    5578 sayılı Kanun ile değiştirilen 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu"nun 8. maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 sayılı Kanun"un 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanun"un 4. maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle "Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez. Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz...." şeklinde düzenleme yapıldığından artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hale gelmiştir.
    Bu durum kanun değişikliğinden kaynaklandığından usuli kazanılmış hak da oluşturmaz.
    Somut uyuşmazlıkta; dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre davalı borçlu ..., dava konusu taşınmazda paylı malik durumundadır. Yukarıda bahsedilen yasal değişiklikle davacı alacaklı tarafından borçlunun haczedilen payının doğrudan icra yolu ile satışı mümkün hale geldiğinden, davacı alacaklının İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi gereğince yetki alarak dava konusu taşınmaz yönünden ortaklığın giderilmesi davası açmasında hukuki yararı kalmamıştır.
    Mahkemece, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 17.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi