Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2950
Karar No: 2020/4046

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/2950 Esas 2020/4046 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2019/2950 E.  ,  2020/4046 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davalı ...’in konut kredisi kullanabilmesini sağlamak amacıyla 2672 ada 19 parsel sayılı taşınmazda yer alan 13 no’lu bağımsız bölümü, talimatı üzerine dava dışı ... tarafından davalıya temlik ettiğini, davalının devirden sonra kredi kullanıp nakit ihtiyacını giderdiğini, çekişmeli bağımsız bölümün bu amaçla davalıya temlik edildiğine dair dava dışı oğlu Veysel ile davalı arasında düzenlenen 24/01/2012 tarihli sözleşme bulunduğunu, davalının kredi borcu bittiği halde taşınmazı geri vermediğini ileri sürerek çekişme konusu 13 no’lu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, çekişme konusu bağımsız bölümü dava dışı ...’ten 11/08/2009 tarihinde devraldığını ve davacıya herhangi bir devir borcu bulunmadığını, 24/01/2012 tarihli sözleşmede taraf olmayan davacının davada da taraf sıfatı bulunmadığını, kaldı ki sözleşmenin şarta bağlı olup davacının dava dışı oğlunun, sözleşmede yazılı borcu ödemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “…Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 2672 ada 19 parsel sayılı taşınmazda bulunan çekişmeli 13 no’lu bağımsız bölümün davacı ... adına kayıtlı iken 17/11/2005 tarihinde satış suretiyle dava dışı ...’e temlik edildiği, Süleyman’ın da 11/08/2009 tarihinde satış suretiyle davalı ...’a temlik ettiği, aynı tarihte çekişme konusu taşınmaz üzerinde dava dışı banka lehine ipotek tesis edildiği, davalı ... ile davacının dava dışı oğlu Veysel arasında düzenlenen 24/01/2012 tarihli “Sözleşmedir” başlıklı belgenin birinci maddesinde Veysel’in sözleşme tarihinden itibaren üç ay içinde davalıya 15.000-Tl nakit ödeyeceğinin, ikinci maddesinde davalının çekişme konusu daire için kredi kullandığının ve davacıya ait olan daireyi kendi üzerine aldığının, kredi taksitinin 26 ay kalmış olup aylık 1.600-Tl kredi ödemesinin olduğunun, bu taksitler bitince davacı adına dairenin tescilinin davalı tarafından yapılacağının, dairenin tescili yapılmadığı taktirde daire bedelinin davacıya ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır...Somut olayda, davalının imzasını taşıyan ve sözü edilen İçtihadı Birleştirme Kararının aradığı anlamda 24.01.2012 tarihinde düzenlenmiş yazılı bir belge bulunmaktadır. Yazılı belgenin akitten önce ya da sonra düzenlenmiş olmasının sonuca etkisi yoktur. Ne var ki, karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde ifa sırasını düzenleyen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 97. maddesine göre, “karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekmektedir.” düzenlemesine yer verildiği açıktır. Somut olayda, davalı ile davacının oğlu arasında düzenlenen sözleşmede davalıya 15.000-TL ödeneceği kararlaştırılmıştır. Mahkemece, bu paranın davalıya ödenip ödenmediği açıklığa kavuşturulmamıştır. Hal böyle olunca, TBK 97. maddesi uyarınca 15.000-Tl’nin davalıya ödenip ödenmediğinin açıklığa kavuşturulması, ödenmemişse mahkeme veznesine depo edilmesi için süre verilmesi, depo edildiği taktirde davanın kabul edilmesi gerekirken değinilen yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 6.403.16 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 14/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi