7. Hukuk Dairesi 2014/15723 E. , 2015/557 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Alaplı Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Tarihi : 22/04/2014
Numarası : 2013/144-2014/193
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2.Davacı vekili, davacının 1992-15/04/2012 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesini ücretlerinin ödenmemesi ve alacaklarını talep etmesi sonrası yapılan hakaret nedeniyle kendisinin feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, yıllık izin alacağı, fazla çalışma hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davacı kendisine hakaret edildiğini ispatlayamadığından kıdem tazminatı talebi reddedilmiş, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İşçi ücretlerinin tam ve zamanında ödenmemesi de 24.maddede haklı fesih sebepleri arasında sayılmıştır. Ödenmeyen ücretin az veya çok olmasının bir önemi yoktur. Ücretin tam olarak ödenmesi asıldır. İşveren işçinin ücretini eksik ödeyemeyeceği gibi 62.madde gereği yazılı muvafakat olmadıkça ücretten kesinti de yapamaz.
Somut olayda davacı ücretlerinin ödenmemesi ve hakaret edilmesi nedeniyle iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini iddia ettiğinden, ödenmeyen ücret alacakları da bulunduğundan iş sözleşmesini feshinin haklı olduğu dikkate alınmadan diğer fesih sebebi olarak gösterilen hakareti ispatlayamadığından bahisle kıdem tazminatı talebinin reddi hatalı olup bozma nedenidir.
3.Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların beyanları ve tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yapıldığının, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının, hafta tatili ve ulusal bayram-genel tatil günlerinde çalışıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda, davacı tanık beyanlarıyla davacının haftada 7 gün yılda 8 ay 08:30-21:00 diğer 4 ay ise 09:00-01:00 saatleri arasında 1,5 saat ara dinlenme yaparak çalıştığı kabul edilmiştir. Taraf tanıkları yeniden dinlenilerek fabrikanın ne iş yaptığı, yıl içerisindeki çalışma şekil ve şartları, işin mahiyeti gereği mevsimlik yoğun çalışmanın hangi tarihler arasında ve ne şekilde gerçekleştiği belirlenerek fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacakları hakkında varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde taraflara iadesine, 26/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.