10. Hukuk Dairesi 2014/11251 E. , 2015/17310 K.
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I
.... arasındaki dava hakkında ... İş Mahkemesinden verilen 06.03.2014 günlü ve 2013/712-2014/131 sayılı hükmün, davacı Kurum ve davalı .... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
1-Gıyabi hükmün davalılardan ...."ye Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
7201 sayılı TK"nun 35. maddesinde; "Kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini hemen tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır.
(Değişik fıkra: 11/1/2011-6099/9 md.) Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.
(Değişik: 19/3/2003-4829/11 md.) Bundan sonra eski adrese çıkarılan tebliğler muhataba yapılmış sayılır.
(Ek : 6/6/1985 - 3220/12 md.; Değişik fıkra: 11/1/2011-6099/9 md.) Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır...." düzenlemesi öngörülmüş olup, eldeki davada ...."ye evvelinden usûlüne uygun tebligat yapılmaması nedeniyle; aleyhine hüküm kurulan işbu davalıya 7201 sayılı Kanunun 35. maddesine göre gıyabi hükmün tebliği yasal değildir.
Gerekçeli kararın, ...."nin en son ticaret sicil kayıtlarındaki adresi araştırılıp tespit edilen adrese, usulüne göre (gerektiğinde Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre) tebliği yapılarak, temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Yasa"nın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmelidir.
2-Kararı temyiz eden davalılardan ...."nin nisbi temyiz harcını eksik yatırdığı anlaşılmaktadır.
Davanın tazminat istemine ilişkin bulunması nedeniyle, konusu belli bir değer (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ile ilgili bir dava niteliği taşıdığı; dolayısıyla, Harçlar Kanunu’nun 16. maddesi anlamında “Değer ölçüsüne göre harca tabi” işlemlerden biri olduğu; esas hakkında hüküm verilmesi halinde (1) Sayılı Tarife uyarınca nispi harç alınması gerektiği ve kararın temyizi halinde de yine nispi temyiz harcı alınacağı açıktır.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 434/3.maddesine göre, temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenmelidir. Bu hükümdeki “…Harç ve giderlerin tamamı ödenir” ifadesinin anlamı, karar ve ilam harcının tamamının değil, dörtte bir oranındaki temyiz harcının tamamının ödeneceğidir (10.5.1965 gün ve 1965/1-1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı).
Nispi harca tabi davalarda verilen esasa ilişkin hükümlerin temyizi sırasında, mahkeme kararında gösterilen nispi karar ve ilam harcının dörtte biri, temyiz harcı olarak peşin alınır.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434. maddesi (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Yasanın temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği, dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir. Temyiz harç ve giderlerinin eksik ödenmiş veya hiç ödenmemiş olduğunun sonradan anlaşılmış bulunması halinde, karar veren Hakim tarafından yedi günlük kesin süre tanınarak, bu süre içerisinde tamamlanması veya ödenmesi, aksi halde temyizden vazgeçmiş sayılacağı temyiz edene yöntemince ve yazılı olarak bildirilir. Ancak temyiz harcının mahkeme kalemince hesaplanıp temyiz edenden istendiği halde süresinde ödenmediği belgelendirilmiş ise temyiz isteğinin reddi gerekir.”
Davada ise, yukarıda sözü edilen yasa ve İçtihadı Birleştirme Kararı hükmüne aykırı olarak hükmü temyiz eden davalı tarafından temyiz dilekçesinin verildiği sırada ve sonrasında, yasal temyiz süresi içerisinde gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenmemiş bulunmaktadır. Böyle olunca da, temyiz yoluna başvuran bu davalı hakkında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun anılan maddesinde öngörülen prosedür işletildikten ve verilecek süre içerisinde nisbi temyiz harcı tamamlamayan davalı yönünden temyiz dilekçesinin reddi yönüne gidilirse ilgili ek kararın tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten, temyizin süresinde yapıldığı sonucuna varıldığı takdirde ise doğrudan iade edilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.