Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/877
Karar No: 2013/9582
Karar Tarihi: 20.03.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/877 Esas 2013/9582 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2011/877 E.  ,  2013/9582 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 02.10.1999 tarihinde makineci olarak işe başladığını, askerlik nedeniyle 01.12.2002 tarihinde işten ayrıldığını, askerden sonra 06.03.2003 tarihinde vardiya amiri olarak tekrar işe başladığını, iş akdinin sona erdirildiği 10.11.2009 tarihine kadar çalıştığını, davacının net 1.000 TL ücret aldığını, davacının işyerindeki sorunlar nedeniyle birçok işçi tarafından şirketin Almanya’daki merkezine gönderilen mektuba imza attığını, bu nedenle davalının önce 4 işçinin, daha sonra 1 işçinin, son olarak da davacının iş akdini feshettiğini, davacının 04.11.2009 tarihinde 13.00-13.30 arası ürünleri tarttığını, ürünleri arabaya koyarak odasına dönüp proses kontrol raporlarına ürün ağırlığını yazdığını, bu arada da odada bulunan kalite kontrol sorumlusu arkadaşına şakalaşmak için “bunlar hep aynı çıkıyor” dediğini, olayın üzerinden 5 gün geçtikten sonra 09.11.2009’da “ürünlerin ağırlığını tartmadan proses kontrol raporlarını düzenlediği” iddiasıyla davacının olayla ilgili savunmasının istendiğini, 10.11.2009 tarihinde de İş Kanunu 25/II-h “işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde, yapmamakta ısrar etmesi” gerekçe gösterilerek iş akdinin feshedildiğini, davacının iş akdinin işyerindeki sorunlar nedeniyle birçok işçi tarafından şirketin Almanya’daki merkezine gönderilen mektuba imza attığı için belli bir plan çerçevesinde diğer 5 arkadaşından sonra feshedildiğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının 24.03.2003 tarihinde vardiya amiri olarak çalışmaya başladığını, hizmet akdinin gerek sözlü, gerekse de yazılı olarak defalarca yapmakla yükümlü olduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde, yapmamakta ısrar etmesi neticesinde 10.11.2009 tarihinde 4857 Sayılı Yasanın 25/II-h maddesi uyarınca haklı olarak feshedildiğini, davacıya ilki 03.11.2008 tarihinde olmak üzere, benzer sebeplerle 25.12.2008, 21.07.2009, 18.09.2009 ve 04.11.2009 tarihlerinde yazılı ve muhtelif tarihlerde de sözlü ve yazılı olmak üzere, şirketin kurallarına aykırı davranması ve hizmet akdi gereği yapmakla yükümlü olduğu ödevlerini yerine getirmemesi nedeniyle işyeri kayıtlarında da görüleceği üzere savunma alınmak suretiyle ihtarlarda bulunulmuş ise de, davacıda herhangi bir olumlu gelişme sağlamadığını, davacının anılan tarihlerdeki eylemleri ve ihtarlardan bahsedilerek,
    Son olarak 04.11.2009 tarihinde davacının aynı disiplinsiz hareketlerini tekrarladığını ve görevi olan proses kontrol raporlarını doğru ve istenilen şekilde doldurmadığının kalite kontrol sorumlusu tarafından tespit edildiğini, bunun üzerine yazılı savunma talep edildiğini, davacının yazılı savunmasında ciddiyetsiz hareket ettiğini kabul ettiğini ve yeterli bir savunma veremediğini, davacının benzer şekilde vuku bulan görevi ihmal ve disiplinsiz davranışları üzerine hizmet akdinin İş Kanunu 25/II-h gereğince haklı nedenlerle feshedildiğini savunmuştur.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, dava konusu uyuşmazlıkta davalı işverenlikçe iş ilişkisinin devamı esnasında iş görme borcunu kusurlu olarak ifa etmiş olması dolayısıyla davacıdan 03.11.2008 ve 25.12.2008 tarihlerinde savunmasının istendiği, 30. iş haftasındaki hatası nedeniyle 21.07.2009 tarihinde ihtar cezası ile cezalandırıldığı, 37. Hafta vardiyasındaki hatası nedeniyle 3 günlük ücret kesme cezası ile cezalandırıldığı, bu nedenle daha önce yazılı ihtar ve ücret kesme cezası ile tecziye edilmiş davranışlarının iş bu feshe dayanak yapılamayacağı, feshe dayanak yapılan 04.11.2009 tarihindeki olay bakımından davacının söz konusu proses kontrol raporlarını doğru ve istenilen şekilde doldurulmadığı iddia edilmekte ise davacının doldurulduğu raporlar ile fiili duruma göre yapılan tartım neticesinde fark olduğunun işverenlikçe somut ölçüm sonuçları ile tereddüde yer vermeyecek biçimde kanıtlanmadığı (kanıtlandığı takdirde bu durumun iş görme borcunun eksik, kötü ifası olarak değerlendirebileceği, yani haklı sebep değil geçerli sebep olarak kabul edileceği bu halde de kıdem ve ihbar tazminatını hak ettiği ) bu nedenle davacının iş akdinin haksız ve usulsüz olarak feshedildiği kıdem ve ihbar tazminatını hak ettiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Diğer yandan davacının 10 yıllık çalışan olduğu, 25.12.2008 tarihli ihtar cezası ve feshe neden olan ve 04.11.2009 tarihli olaya gelene kadar davacı hakkında tutulmuş tutanak veya ihtar cezasının bulunmadığı bu durumun davacı iddialarını destekler mahiyette olduğu, bu nedenle de iş akdinin haksız olarak feshedildiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
    D) Temyiz:
    Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E) Gerekçe:
    Davacı vekili, müvekkilinin iş akdinin, davacının işyerindeki sorunlar nedeniyle birçok işçi tarafından şirketin Almanya’daki merkezine gönderilen mektuba imza attığını, bu nedenle davalının önce 4 işçinin, daha sonra 1 işçinin, son olarak da davacının iş akdini feshettiğini, davacının 04.11.2009 tarihinde 13.00-13.30 arası ürünleri tarttığını, ürünleri arabaya koyarak odasına dönüp proses kontrol raporlarına ürün ağırlığını yazdığını, bu arada da odada bulunan kalite kontrol sorumlusu arkadaşına şakalaşmak için “bunlar hep aynı çıkıyor” dediğini, olayın üzerinden 5 gün geçtikten sonra 09.11.2009’da “ürünlerin ağırlığını tartmadan proses kontrol raporlarını düzenlediği” iddiasıyla davacının olayla ilgili savunmasının istendiğini, 10.11.2009 tarihinde de İş Kanunu 25/II-h “işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde, yapmamakta ısrar etmesi” gerekçe gösterilerek iş akdinin feshedildiğini, davacının iş akdinin işyerindeki sorunlar nedeniyle birçok işçi tarafından şirketin Almanya’daki merkezine gönderilen mektuba imza attığı için belli bir plan çerçevesinde diğer 5 arkadaşından sonra feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının 24.03.2003 tarihinde vardiya amiri olarak çalışmaya başladığını, hizmet akdinin gerek sözlü, gerekse de yazılı olarak defalarca yapmakla yükümlü olduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde, yapmamakta ısrar etmesi neticesinde 10.11.2009 tarihinde 4857 Sayılı Yasanın 25/II-h maddesi uyarınca haklı olarak feshedildiğini, davacıya ilki 03.11.2008 tarihinde olmak üzere, benzer sebeplerle 25.12.2008, 21.07.2009, 18.09.2009 ve 04.11.2009 tarihlerinde yazılı ve muhtelif tarihlerde de sözlü ve yazılı olmak üzere, şirketin kurallarına aykırı davranması ve hizmet akdi gereği yapmakla
    yükümlü olduğu ödevlerini yerine getirmemesi nedeniyle işyeri kayıtlarında da görüleceği üzere savunma alınmak suretiyle ihtarlarda bulunulmuş ise de, davacıda herhangi bir olumlu gelişme sağlamadığını, davacının anılan tarihlerdeki eylemleri ve ihtarlardan bahsedilerek, son olarak 04.11.2009 tarihinde davacının aynı disiplinsiz hareketlerini tekrarladığını ve görevi olan proses kontrol raporlarını doğru ve istenilen şekilde doldurmadığının kalite kontrol sorumlusu tarafından tespit edildiğini, bunun üzerine yazılı savunma talep edildiğini, davacının yazılı savunmasında ciddiyetsiz hareket ettiğini kabul ettiğini ve yeterli bir savunma veremediğini, davacının benzer şekilde vuku bulan görevi ihmal ve disiplinsiz davranışları üzerine hizmet akdinin İş Kanunu 25/II-h gereğince haklı nedenlerle feshedildiğini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, iş akdinin işverenlikçe haksız olarak feshedildiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
    Somut olayda, davacının yapmakla ödevli bulunduğu görevi kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi nedeniyle iş akdinin feshedildiğinin savunulması karşısında, dosya üzerinde ya da gerekirse mahallinde keşif yapılmak suretiyle teknik bilirkişiden rapor alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi