4. Ceza Dairesi 2021/1359 E. , 2021/11291 K.
"İçtihat Metni"
KARAR
Hakaret suçundan şüpheli ...hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/06/2020 tarihli ve 2020/76612 soruşturma, 2020/41761 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kaldırılmasına ilişkin... 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/10/2020 tarihli ve 2020/3137 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında: “...6. Sulh Ceza Hâkimliğince, eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile dosyanın ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilmiş ise de, esasen bu kararın soruşturmanın genişletilmesi anlamına geldiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 6545 sayılı Kanun"un 71. maddesi ile değişik 173/3. maddesinde yer alan, “Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, O Yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder...” ile aynı Kanun’un 173/4. maddesindeki “Sulh ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, soruşturmanın genişletilmesi kararı verilmesi hâlinde, Cumhuriyet Savcılığından talep edilen hususlarla ilgili eksiklikler giderildikten sonra itirazla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, doğrudan kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın ortadan kaldırılmasına yönelik yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
I- Olay:
Müştekinin vekili aracılığıyla, 07/04/2020 havale tarihli dilekçesiyle twitter isimli sosyal paylaşım sitesinde “adiss” isimli hesap sahibi olan şüpheliden, şahsına hakaret içerikli paylaşım yapmak suretiyle hakaret suçunu işlediğinden bahisle şikayetçi olduğu, Cumhuriyet Başsavcılığınca, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, karara müşteki vekili tarafından itiraz edildiği, itirazın, itirazı incelemekle görevli ... 6. Sulh Ceza Hakimliği tarafından kabul edilerek Cumhuriyet Başsavcılığının kovuşturmaya yer olmadığına dair kararının kaldırılmasına karar verildiği, bu mercii kararına karşı da yasal koşulları taşımadığı gerekçesiyle Kanun yararına bozulması talebinde bulunulduğu görülmüştür.
II-Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Hakaret suçundan şüpheli hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/06/2020 tarihli ve 2020/76612 soruşturma, 2020/41761 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin ... 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/10/2020 tarihli ve 2020/3137 değişik iş sayılı kararında isabet bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesinin 1. fıkrasında, "Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. "2. fıkrasında, "Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." 170. maddesinin 2. fıkrasında, “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler." 172. maddesinin 1. fıkrasında, “Cumhuriyet Savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir.” hükümleri düzenlenmiştir.
CMK"nın 173. maddesi "(1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, O Yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4)(Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza Hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
(5)Cumhuriyet savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz.
(6)(Değişik fıkra: 2/1/2017-680 S.K.H.K./11. md) İtirazın reddedilmesi halinde aynı fiilden dolayı kamu davası açılabilmesi için 172. maddenin ikinci fıkrası uygulanır." biçimindedir.
Yukarıda yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere, Ceza Muhakemesi Kanununun “soruşturma” başlıklı 2. kitabında, Cumhuriyet Savcısının suç soruşturmasına ilişkin süreci nasıl yürüteceği ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda, itirazı incelemekle görevli mahkemenin görevleri açık bir şekilde düzenlenmiş bulunmaktadır.
Bu çerçevede, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen hakimlik, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya eksik soruşturma nedeniyle soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.
CMK’nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet Savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Ancak soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısının delil değerlendirmesiyle, kovuşturma aşamasında hakimin delilleri değerlendirmesi birbirinden farklı özelliklere sahiptir. CMK’nın 170/2. maddesine göre soruşturma aşamasında toplanan deliller kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturup oluşturmadıkları çerçevesinde incelemeye tabi tutulurken, kovuşturma aşamasında, isnat edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda mahkumiyete yeter olup olmadığı ve tam bir vicdani kanaat oluşturup oluşturmadığı çerçevesinde değerlendirilmektedir.
İncelenen dosyada;
Ceza Muhakemesi Kanununun “soruşturma” başlıklı 2. kitabında, Cumhuriyet Savcısının suç soruşturmasına ilişkin süreci nasıl yürüteceği ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda, itirazı incelemekle görevli hakimliğin görevleri açık bir şekilde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu çerçevede, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen hakimlik, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya dosyada yer alan delillerin itirazla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi için yeterli olmadığı durumlarda soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir. Dosya kapsamında, şüphelinin, açık kaynak araştırması, müşteki vekilinin dilekçe ekinde verdiği bilgiler ve sair yöntemlerle tespiti sağlanıp, olaya dair savunması alındıktan sonra, itirazın kabulü veya reddi yönünde bir karar verilmesi gerekirken, bu süreç işletilmeden itirazın kabulüne ilişkin mercii ... 6. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/10/2020 tarihli ve 2020/3137 değişik iş sayılı kararında isabet bulunmamaktadır.
IV- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- ... 6. Sulh Ceza Hakimliğinin 06/10/2020 tarihli ve 2020/3137 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 29/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.