23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/674 Karar No: 2015/228 Karar Tarihi: 01.04.2015
Güveni Kötüye Kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/674 Esas 2015/228 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2015/674 E. , 2015/228 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni Kötüye Kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, failin kendisinin veya başkasının yararına olarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya bu devir olgusunu inkar etmesi gerekmektedir. Sanığın, telefonunun şarjının bittiğini ve bir arkadaşının kendisini arayacağını söyleyerek katılandan aldığı cep telefonunu iade etmediğinin iddia edildiği olayda, 1-Soruşturma aşamasında, katılana ait telefona takılarak kullanılan numaraları tespit etmek amacıyla yapılan araştırmada gsm operatörleri tarafından gönderilen hts raporlarının suç tarihinden sonraki tarihlere ait olması nedeniyle sanığın suç tarihinde katılana ait telefonu kullanıp kullanmadığının tespit edilemediğinin anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer verilmeyecek şekilde açığa çıkarılabilmesi amacıyla suç tarihini kapsayacak şekilde hts raporlarının temin edilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Kabule göre de, Yargıtay Ceza Genel Kurulu 12.06.2012 tarih 2011/15 -440 E. 2012/229 K. Sayılı kararında da belirtildiği üzere, katılanın telefonunun zilyetliğini geçici olarak sanığa devretmesi karşısında eylemin hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek güveni kötüye kullanmak suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 01/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.