Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17161
Karar No: 2019/3474
Karar Tarihi: 16.04.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/17161 Esas 2019/3474 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/17161 E.  ,  2019/3474 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.09.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tescil talebi yönünden reddi ile 4/25 hissenin iptali ve tazminat talebinin kabulüne dair verilen 12.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalı ile davacı arasında 07.02.2003 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme uyarınca davalı tarafça inşa edilecek binanın birinci normal katındaki sağ taraf düşen dairenin kaba inşaat halinde davacı adına satışının vaat edildiğini, ancak davalı tarafından tapuda tescilin sağlanmadığını beyanla öncelikle sözleşmede kararlaştırılan dairenin davalıdan alınarak davacı adına tescili, tapu iptal ve tescilin mümkün olmaması halinde satışı vaat edilen dairenin dava tarihindeki değerinin davalıdan alınarak faizi ile birlikte davacıya ödenmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacıdan satış vaadi sözleşmesine istinaden davalının bir bedel almadığını, satış vaadi sözleşmesinin zamanaşımına uğradığını, davacının kendi iradesi ile bedelsiz olarak sahip olduğu dava konusu yeri yine kendi iradesi ile kardeşi Şahin’in oğlu Levent Yılmaz’a sattığını, davacı ile davalı arasında herhangi bir husumet olmadığını, ticari ilişkilerinin devam ettiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu gayrimenkulün davalı tarafından ... 4/25 hisse olarak satılmış olduğu bilirkişi raporuna da bu hususun yansıtıldığı, dava konusu yerin tescilinin fiilen imkansız olduğu gerekçesiyle tescil talebi yönünden davanın reddine, davacı adına kayıtlı bulunan 4/25 payın iptali ile dava konusu dairenin kaba inşaat halindeki değeri olan 145.000,00TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    6100 sayılı HMK"nin 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmıştır.
    Somut olaya gelince; davacı dava konusu 476 ada 8 parsel sayılı taşınmazda kuzeni ... ’ın 4/25 payını 28.09.2010 tarihinde alarak hisse sahibi olmuş, yargılama aşamasında 30.12.2014 tarihinde aynı hisseyi tekrar ... ’a satmıştır. Hüküm tarihi itibariyle dava konusu parselde davacının hissesi kalmadığı gibi bu hisse alım satımının davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşme uyarınca gerçekleştirildiği de ispatlanamamıştır. Mahkemece tesis edilen hükmün gerekesinde fiili imkansızlık olduğu belirtildiği halde tescil talebinin reddine, 4/25 payın da iptaline karar verilmiştir.
    Hüküm kısmında davalıya ait olmayan payın da iptal edilmesiyle hüküm kısmı açıkta bırakılmıştır. Bu haliyle infazı kabil olamayan hükmün HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm sonucunun 1. bendinin tamamen hükümden çıkarılmasına, 2. bendinde yer alan “Davacı adına kayıtlı bulunan 4/25 hisse payının iptaline ve” kelimelerinin hükümden çıkarılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi