22. Hukuk Dairesi 2015/20800 E. , 2015/23925 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, fark ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak isteğin reddine karar vermiştir.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen 24.11.2014 tarihli ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, fark ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar dairemizin 25.06.2014 tarihli kararı ile, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafından, temyiz harcı ödenerek süresi içinde temyiz edilmiştir. Dosyanın Yargıtaya gönderilmesi için ödenmesi gereken 150,00 TL gider avansının, çıkartılan muhtıraya rağmen kanuni süresi içerisinde ödenmediği gerekçesi ile 24.11.2014 tarihli ek karar ile davacının temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiştir. Ek karar ve 03.09.2014 tarihli mahkeme kararı süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece usule uygun muhtıra düzenlemek yerine, Hakim sicil ve imzasını taşımayan tebligat parçasının üstüne sadece, tebliğden itibaren bir haftalık kesin süre içinde 150,00 TL gider avansının ödenmesi, aksi takdirde temyiz talebinden vazilgeçmiş sayılacağı hususu yazılarak tebliğe gönderilmiştir. Davacı vekilince 50,00 TL gider avansı süresi geçtikten sonra ödenmiştir.
Tebligat üzerine yazılan ve hâkimin sicil numarası ve imzasını taşımayan açıklamalar, kanunun aradığı yönteme uygun kabul edilemeyeceği gibi, hâkim tarafından verildiğinin kabulüne de imkan yoktur. Bu bakımdan hukuki sonuç doğuracak nitelikte de değildir.
Dolayısıyla, bu tebligat anılan Kanun hükmüne uygun olmadığından, gerekleri süresi içerisinde yerine getirilmemiş olsa dahi, buna dayanılarak temyiz eden vekilinin hükmü temyizden vazgeçmiş sayılmasına imkan yoktur.
Açıklanan bu durum karşısında anılan (tebligat) muhtıra geçersiz olup, davacı vekilinin dosyanın yargıtaya gönderilmesi için gerekli gider avansını süresinden sonra yatırmış olması da sonuca etkili görülmemiştir. 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 434/3. maddesinde, “hükmün temyiz edilmemiş sayılmasının koşulu olarak düzenlenen halin” somut olayda gerçekleşmediği anlaşıldığından, mahkemenin kararın temyiz edilmemiş sayılmasına ilişkin 24.11.2014 tarihli ek kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, karar verilmiştir. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.09.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.