10. Hukuk Dairesi 2015/17122 E. , 2015/17185 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava, iş kazası nedeniyle meslekte kazanma güç kaybı oranının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne, davalı ..."ın 12/09/1999 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik derecesinin %7,2 olduğunun tespitine, karar verilmiştir.
Hükmün,davalı ... ve davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, işveren iken 12/09/1999 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle davalı işçisi hakkında 12/05/2000 tarihli kurum kararı ile %26 oranında sürekli iş göremezlik derecesi ile kontrol kaydı gerekmeksizin sürekli iş göremez hale gelmesi nedeniyle sigortalı davalıya gelir bağlanmış ve bu gelirler nedeniyle daha önceden açılan ve kesinleşen kararlar ile davalılardan kurumun Rücu alacakları hüküm altına alınmış, mahkemece 30.03.2010 tarihinde açılan bu davada davalı hakkında aldırılan ...nca düzenlenen 20.03.2014 tarihli son rapora dayalı olarak yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmış ise de,verilen kararın eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
Kişilerin dava hakkı Anayasanın 36. maddesiyle teminat altına alınmış olup, "hukuki yarar" ile sınırlıdır. Dava açanın, her şeyden önce davada hukuki yararı "menfaati" bulunmalıdır. Hakkın ileri sürülmesi için kişinin hakkına tecavüz olunması veya bir uyuşmazlığın çıkması gerekir. Bunlar yok iken her hangi bir kimse aleyhine dava açılması mümkün değildir.
Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamada bulunabilmesi için gerekli olan şartlardır. Diğer bir anlatımla; dava şartları gerçekleşmeden bir davanın esası incelenemez. Mahkeme, hem davanın açıldığı günde, hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar varolmalıdır. Dava şartlarından bazıları olumlu (davanın açılması sırasında var olması gerekli); bazıları ise olumsuz
(davanın açılması sırasında bulunmaması gereken) şartlardır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması yada bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda davanın mesmu (dinlenebilir) olmadığından reddi gerekir.
Eldeki davada, davacı hakkında kesinleşen mahkeme kararı ile olayın iş kazası sayıldığı, iş kazası nedeniyle davalı Kurumun davacıdan 506 sayılı Yasanın 26"ncı maddesi kapsamında rücuan tazminat alacağının tespit edildiği ve tespit kararlarının kesinleştiği anlaşılmakla, öncelikle davacının bu davayı açmak için hangi menfaatinin ihlal edildiği veya gerçekleşmesinin sağlanacağı hususu irdelenmelidir.
Diğer taraftan, sürekli iş göremezlik derecesinin tespit edilmesi hususunda mahkemece izlenen yol yerinde ise de, aldırılan raporlarda davalı hakkında sürekli iş göremezlik derecesinin hangi tarih itibariyle azaldığı hususu belirtilmediği gibi azalma nedeninin de belirlenmediği görülmekle birlikte aldırılan raporların tamamında Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerinin dikkate alındığı, oysa sigortalı sayılanlar ve bunların bakmakla yükümlü oldukları veya hak sahibi çocuklarının çalışma gücü veya meslekte kazanma gücü kayıp oranlarının tespitine ilişkin olarak Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği 01.10.2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 11.10.2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmesi karşısında bu yönden de yapılan irdeleme eksik araştırmaya dayalıdır.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, öncelikle kesinleşmiş rücûan tazminat davaları dikkate alınarak, davacının eldeki davaya açmakta hukuki yararının varlığı tartışılmalı, hukuki yararın varlığı halinde ise, infaza elverişli olacak şekilde davalı sigortalı hakkında kurumca belirlenen sürekli iş göremezlik derecesinin hangi tarih itibari ile azaldığı ve nedeni belirlendikten sonra, yapılacak irdeleme ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönleri incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün sair yönleri incelenmeksizin yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalı ..."a iadesine, 19.10.2015 gününde oybirliğiylekarar verildi.