Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/1682 Esas 2012/3679 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1682
Karar No: 2012/3679
Karar Tarihi: 13.03.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/1682 Esas 2012/3679 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi         2012/1682 E.  ,  2012/3679 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve yol olarak terkin davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.10.2011 gün ve 2011/9695 - 2011/12201 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, tapu kaydının iptali ve yol olarak terkin isteğine ilişkindir.
    Davalı ..., davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
    Davacı vekili bu defa karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    25.02.2009 tarihinde kabul edilerek 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Kanunun 2. maddesi ile, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3.fıkrasına “Bu hüküm, iddia ve taşınmazın niteliğine yahut Devlet veya diğer kamu tüzel kişileri dahil tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır” şeklinde ekleme yapılmıştır.
    Aynı Kanunun 3. maddesi ile 3402 Sayılı Kadastro Kanununa eklenen Geçici 10. madde ise “Bu Kanunun 12. maddesinin 3.fıkrası hükmü, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddiası ile yürürlük tarihinden önce açılmış ve henüz kesin hükme bağlanmamış olan davalarda dahi uygulanır” kuralını getirmiştir.
    Ancak, 5841 Sayılı Kanunun 2. maddesi ile; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3.fıkrasına eklenen “Bu hüküm, iddia ve
    taşınmazın niteliğine yahut Devlet veya diğer kamu tüzel kişileri dahil tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır” cümlesinde yer alan "...iddia ve taşınmazın niteliğine" ibaresi ve 3. madde ile 3402 sayılı Kanuna eklenen “Geçici 10. madde” Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 günlü ve E.2009/31, K. 2011/77 sayılı kararı ile iptal edildiğinden kamu malı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davaları on yıllık hak düşürücü sürenin dışında bırakılmıştır.
    3402 sayılı kadastro Kanununun “Kamu malları” başlıklı 16/B maddesinde de yollar kamu malları arasında sayılmaktadır. Bu itibarla kadim yol iddiasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve terkin talepli bu davada da 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3.fıkrasındaki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmaması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.02.1990 tarihli ve 1989/1-700 Esas 1990/101 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir
    Her ne kadar daha önce mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasındaki on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairemizce onanmış ise de Anayasa Mahkemesinin yukarıda belirtilen iptal kararı göz önüne alındığında çekişmenin esasının incelenmesi gerekirken, davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle yerinde görülen davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.