11. Hukuk Dairesi 2018/947 E. , 2019/2845 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 13/04/2017 tarih ve 2016/192 E. - 2017/214 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 07/12/2017 tarih ve 2017/1121-2017/1113 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 2014/39175 sayılı, 42. sınıf hizmetleri de kapsayan, "RADKOR" ibareli markanın sahibi olduğunu, davalı şirketçe, "RADKOR" markasının tescilsiz olarak kullanıldığını, daha sonra kötüniyetle 2015/105545 sayı ile marka tescil başvurusunda bulunduğunu, davalının eylemlerinin aynı zamanda haksız rekabet de teşkil ettiğini ileri sürerek, davalı tarafın müvekkiline ait tescilli markaya tecavüzünün ve haksız rekabetin tespiti ile tescilli markalara tecavüzünün ve haksız rekabetin ref’i ve men’inine davalının "RADKOR" markasını ve markayı anımsatacak/iltibas oluşturacak herhangi bir ibare taşıyan ürünleri kullanmamasını ve satmamasını, "RADKOR" markasını içeren her türlü malzemenin kullanımının sonlandırılmasını, malzemenin imhasını, hükmün ilanını istemiştir.
Davalı vekili, "RADKOR" ibaresinin, “Radyasyondan Korunma Uzmanları Derneği” ibaresinin kısaltılmış hali olduğunu, web sitelerinde "RADKOR" ibaresi ile dernek isminin de kullanıldığını ve davacı markaları ile herhangi bir karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, müvekkilinin marka tescil işlemlerinin devam ettiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davalı taraf ait internet sitesinde “RADKOR” ve “...” ibarelerine yer verildiği, kullanımın davacı markasının kapsamında yer alan hizmetlerle benzer hizmetler üzerinde gerçekleştirilmediği gibi davalının anılan ibareyi kullanımı davacı tarafa ait markadan önce bir tarihten itibaren başlamış olduğunun anlaşılması karşısında markadan ... haklara tecavüz oluşmayacağı, davalının http://www.radkorder.org internet sitesi içindeki “RADKOR” ibaresinin, büyük puntolu yazılmış hali ile “...” ibarelerinin bütününden oluşan kullanımların davacı adına 2014/39157 sayı ile tescilli "RADKOR" markası ile haksız rekabet yaratmadığı, “Radyasyondan Korunma” ibarelerinin ilk hecelerindenoluşan “RADKOR” ibaresinin radyasyonla ilgilenen işletmeler tarafından tesadüfen seçilebilecek nitelikte olması ve tarafların farklı iştigal mevzuları nedeniyle davalı derneğin isminin kısaltması olan “RAD-KOR” ibaresinin haksız rekabet teşkil etmeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, taraf markaları kapsamında bulunan hizmetlerin farklı olduğu, sunulan hizmetlerin bilinçli tüketicilere hitap ettiği, davacı markasının tanınmışlığı iddiasının ispatlanamadığı, tescilsiz kullanımın marka tescilinden önce başlaması durumunda, sonraki tarihli tescilin, önceki tarihli marka kullanımını engelleyemeyeceği, “Radyasyondan Korunma” ibarelerinin ilk hecelerinden oluşan “RADKOR” ibaresinin, radyasyonla ilgilenen işletmeler tarafından tesadüfen seçilebilecek nitelikte olduğu gerekçisiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/04/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.