Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4927
Karar No: 2019/10671
Karar Tarihi: 14.11.2019

Zimmet - kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - ihaleye fesat karıştırma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/4927 Esas 2019/10671 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2019/4927 E.  ,  2019/10671 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, ihaleye fesat karıştırma
    HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Sanıklar hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, CMK"nın 231/12. maddesi karşısında, itiraza tabi olup temyizi mümkün bulunmadığından, aynı Kanunun 264. maddesi de gözetilerek sanıklar müdafilerin temyiz istemlerinin itiraz mahiyetinde kabulü ile mercince değerlendirilip gerekli kararın verilmesi mümkün görüldüğünden, incelemenin sanıklar müdafilerin zimmet ve kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Sanık ... hakkında zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüş, adli sicil kaydına göre mükerrir olduğu anlaşılan sanık hakkında TCK"nın 58/6-7. maddesinin uygulanmaması ve suçun 5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni sayılmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Suça konu telefon faturalarının bedeli olan 31.487,42 TL"nin sanığın kardeşi olan ... tarafından ... Defterdarlığı hesabına yatırıldığının anlaşılması karşısında, bu paranın kapatılan... Belediyesinin bağlandığı... Belediyesine iadesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu cihetin yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasına ""Sanığın kardeşi olan ... tarafından... Defterdarlığı hesabına yatırılan suça konu telefon faturalarının bedeli olan 31.487,42 TL"nin kapatılan ... Belediyesinin bağlandığı... Belediyesine iadesine," ibaresinin eklenmesi suretiyle eleştirilen hususlar dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanık ... hakkında zimmet, her iki sanık hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Suç tarihinde...Belediyesinde muhasebe memuru olarak görev yapan sanık ..."nin, belediye başkanı olarak görev yapan sanık ..., kardeşi ... ve oğlu ... adlarına kayıtlı telefon hatlarının faturalarını Belediye bütçesinden ödemek suretiyle zimmet suçunu işlediği iddia edilen olayda; hakkında zimmete ilişkin mahkumiyet hükmü düzeltilerek onanan sanık ..."i suça azmettirdiğine ilişkin isnat ve kabul bulunmayan sanığın, sübutu kabul edilen eylemlerinin TCK"nın 40/2. maddesi uyarınca özgü suç olan zincirleme zimmet suçuna yardım etme niteliğinde olduğu gözetilmeden, dosya kapsamı ile uyuşmayan yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde uygulama yapılması,
    Sanıkların, görevleri gereği düzenlemeye yetkili oldukları belgelerde sahtecilik yaptıklarının iddia edilmesi karşısında, bu suç yönünden 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca yetkili merciden soruşturma izni alındıktan sonra dava açılması gerektiği, Malatya Valiliğinin 15/08/2007 tarihli ve 2007/52 Karar sayılı soruşturma izninde sahtecilik eylemlerine ilişkin herhangi bir anlatıma yer verilmediği gibi bu suç yönünden soruşturma izni verildiğine ilişkin herhangi bir karar da bulunmadığı gözetilmeden, genel hükümlere göre açılan davaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
    YCGK"nın 14/10/2003 tarihli ve 232-250 sayılı Kararında da belirtildiği üzere, sahtecilik suçlarında belgenin sahte olup olmadığının, sahte ise iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespitinin hakime ve mahkemeye ait bir husus olması nedeniyle sanıklar tarafından düzenlendiği belirtilen sahte belgelerin asıllarının huzurda incelenmesi, gerekirse sahteliği ve iğfal kabiliyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra hasıl olacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas,2015/85 sayılı iptal Kararının değerlendirilmesi lüzumu,
    Sanıkların yüklenen suçları 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işledikleri kabul edilmesine rağmen haklarında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması,
    Suçun delili niteliğinde olan evrak asıllarının dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükümlerin BOZULMASINA 14/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi