11. Hukuk Dairesi 2018/2377 E. , 2019/2843 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Isparta 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 22/06/2016 tarih ve 2014/629-2016/460 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı..."ın yine dava dışı ..."tan kredi kullandığını, kredi sözleşmesini davalının da müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine dava dışı banka tarafından kredi sözleşmesinin kat edildiğini ve dava dışı asıl borçlu ve davalı aleyhine icra takibi yaptığını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine davalı bakımından takibin durduğunu, müvekkilince dava konu kredi alacağının temlik alındığını, ödenmeyen kredi alacağı için fazlaya dair hakların saklı kalması koşuluyla 43.799,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, kefaletin geçersiz olduğunu, alacağın dayanak belgeleriyle ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, Isparta 1. İcra Müdürlüğünün 2005/118 esas sayılı dosyası ile 27/10/2014 tarihli ve 150.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi üzerinden 85.531,84 TL asıl alacak ve işlemiş faiz ile birlikte toplam 103.399,75 üzerinden ilamsız takip yapıldığı, dosya kapsamında bulunan 27/10/2004 tarihli 150.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesinin asıl borçlu... ve müşterek borçlu müteselsil kefil davalı ... tarafından imzalı olduğu, ancak dava konusu yapılan alacağın varlığına dair belgelerin davacı tarafça sunulamadığı gibi temlik veren banka da krediye ilişkin belgelerin kendisinde bulunmadığını bildirdiği, bu durumda davacı tarafça alacağın varlığı ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 10/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.