17. Hukuk Dairesi 2014/9273 E. , 2014/8611 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın anahtarının, hastaneye ait otoparkta görevli davalıya teslim edildiğini ve aracın otoparktan çalındığını, 28.100 TL araç bedelinin sigortalıya ödendiğini belirterek bu meblagın ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; 29.1.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile aracın hasarlı şekilde emniyet görevlilerince bulunup teslim edildiğini, araçta KDV dahil 9.305 TL tutarında hasar olduğunu, davayı hasar alacağı davasına çevirdiklerini belirterek 9.305 TL"nın ödeme tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tazminini istemiştir.
Davalı, kendisinin mağdur olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
26.4.2011 gün 2008/346-2011/182 sayılı önceki hüküm, davacı vekili ile hakkındaki dava tefrik edilen ancak karar başlığında davalı olarak gösterilen ve aleyhinde hüküm kurulan İ.Ü.Rektörlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 3.5.2012 gün 2011/12427-2012/5526 sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyulmasından sonra davacının 18.795 TL"lık tazminat talebi ile ilgili davanın konusu kalmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına, hasar talebine yönelik davanın kabulü ile 9.305 TL tazminatın 29.1.2008 ödeme tarihinden işleyecek temerrüt faizi ile davalı ..."den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin
temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davalı, hastanede otopark görevlisi olarak çalışmakta olup, dava dışı sigortalı tarafından kendisine teslim edilen aracın, 3.kişilerce çalınmasına sebebiyet vermesi nedeniyle zarardan sorumlu tutulmuştur. Davalı aleyhinde haksız fiil hükümlerine göre dava açılmıştır. Davacıya sigortalı araçta özel otomobildir. Davacı her ne kadar dava dilekçesinde avans faizi istemişse de, sigortalının halefi olarak sigortalının talep edebileceği faiz oranını davalıdan isteyebilir. İnfazda tereddüt yaratmamak için hükümde davalının sorumlu olacağı temerrüt faizi oranının da açıkça belirtilmesi gerekir.
Bu durumda mahkemece, haksız fiil fail davalının ödeme tarihinden işleyecek yasal faizle sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken, faiz oranı belirtilmeden temerrüt faiziyle sorumluluğuna karar verilmesi doğru değil; bozma sebebi ise de; bu konudaki yanılgının giderilmesi yargılamamın tekrarını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nın geçici 3.maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."ün temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 2.bendinde yazılı "davacının hasar bedeline yönelik davasının kabulüne, 9.305,00 TL hasar bedelinin 29.1.2008 tarihinden itibaren" tümcesinden sonra gelen "temerrüt faizi ile" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "yasal faizi ile" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 29.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.