2. Ceza Dairesi 2021/16117 E. , 2021/19822 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Birleşen davadaki iddianame ile sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan açılan dava yönünden herhangi bir hüküm kurulmadığı belirlenmişse de, mahallince zamanaşımı süresi içerisinde bu hususta işlem yapılması olanaklı görüşmüş; gerekçeli karar başlığında davaya katılmalarına karar verilen ... ve ...’in taraf sıfatlarının “katılan” yerine “müşteki” olarak gösterilmesi ile suç tarihinin “03/01/2015” yerine “03/01/2015-02/01/2015” olarak yanlış yazılması, mahallinde düzeltilebilir maddi hatalar kabul edilmiştir.
I- Sanık ... hakkında katılan ...’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
UYAP"tan yapılan incelemede, sanık ...’un hüküm tarihinde farklı yargı çevresinde bulunan ...E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunduğu anlaşılmakla birlikte, sanığın birleşen davada sorgusunun yapıldığı 25/06/2015 tarihli duruşmada, “Duruşmalardan bağışık tutulmam hususunda takdir mahkemenindir” şeklinde beyanda bulunduğu, birleşen davadaki aynı tarihli ara karar ve esas mahkemedeki 18/03/2015 tarihli duruşmada verilen ara kararla sanık ...’un duruşmalardan bağışık tutulmasına karar verildiği anlaşıldığından, tebliğnamedeki CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlandığına dair bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; güneşin doğuş ve batış zamanlarını gösteren çizelgeye göre, suç tarihinde güneşin doğuş saatinin 07.24 olduğu, 5237 sayılı TCK"nın 6/1-e. maddesine göre gecenin saat 06.24’te sona erdiği, katılan ...’ya yönelik olayda kolluk görevlilerince düzenlenen 04/01/2015 tarihli CD İzleme Tutanağına göre, hırsızlık suçunun 03/01/2015 günü saat 06.18’de gece vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış ve tebliğnamedeki uzlaşma yapılması gerektiği yönündeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15/04/2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında katılan ...’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
Güneşin doğuş ve batış zamanlarını gösteren çizelgeye göre, suç tarihinde güneşin doğuş saatinin 07.24 olduğu, 5237 sayılı TCK"nın 6/1-e. maddesine göre gecenin saat 06.24’te sona erdiği, katılan ...’ya yönelik olayda kolluk görevlilerince düzenlenen 04/01/2015 tarihli CD İzleme Tutanağına göre, hırsızlık suçunun 03/01/2015 günü saat 06.18’de gece vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış ve tebliğnamedeki uzlaşma yapılması gerektiği yönündeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15/04/2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanık ... hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken kararda tekerrüre esas alınan ilamın belirtilmediği, sanık ...’ın adli sicil kaydının incelenmesinde, sabıka kaydında bulunan iki ilamdan biri olan Söke 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/6 Esas, 2012/2355 Karar sayılı kararına konu suçu işlediği sırada sanığın 18 yaşından küçük olması ile; sabıka kaydındaki diğer ilam olan Yenihisar 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/296 Esas, 2013/535 Karar sayılı ilamında mala zarar verme suçundan doğrudan verilen 2.500,00 TL adli para cezasının ise miktar itibariyle kesin nitelikte bulunması nedeniyle, her iki ilamın da tekerrüre esas olamayacağı, sanığın suç tarihi itibariyle de adli sicil kaydında başkaca tekerrüre esas olabilecek bir mahkumiyet kaydının bulunmadığı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi gereğince sanık ... hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve buna bağlı olarak denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun"un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasından sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III- Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ...’a yönelik hırsızlık suçundan; sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...’a yönelik hırsızlık suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
UYAP"tan yapılan incelemede, sanık ...’un hüküm tarihinde farklı yargı çevresinde bulunan ...E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunduğu anlaşılmakla birlikte, sanığın birleşen davada sorgusunun yapıldığı 25/06/2015 tarihli duruşmada, “Duruşmalardan bağışık tutulmam hususunda takdir mahkemenindir” şeklinde beyanda bulunduğu, birleşen davadaki aynı tarihli ara karar ve esas mahkemedeki 18/03/2015 tarihli duruşmada verilen ara kararla sanık ...’un duruşmalardan bağışık tutulmasına karar verildiği anlaşıldığından, tebliğnamedeki CMK’nın 196. maddesine aykırı olarak sanık ...’un savunma hakkının kısıtlandığına dair bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1- Katılanlar ... ve ...’a yönelik hırsızlık suçları yönünden, hüküm tarihinde farklı yargı çevresinde bulunan ... E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olduğu anlaşılan sanık ... hakkında 28/05/2015 tarihli duruşmada verilen ara karar ile sanığın savunması alındığından duruşmadan bağışık tutulmasına karar verilmişse de, sanığın esas mahkemede ve birleşen davada yapılan sorguları sırasında, duruşmadan bağışık tutulmak istediğine dair herhangi bir beyanının bulunmadığı nazara alındığında, sanık ...’in hükümlerin açıklandığı 14/01/2016 tarihli duruşmada hazır edilmeyerek hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- Katılan ...’a yönelik hırsızlık suçu yönünden 5237 sayılı TCK"nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun"un 62. maddesi ile yapılan ve 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanıklar ...a yüklenen TCK"nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/10/2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK"nın 150/3. maddesi uyarınca sanıklara zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 24/11/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.