5. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3944 Karar No: 2019/10666 Karar Tarihi: 14.11.2019
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/3944 Esas 2019/10666 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2017/3944 E. , 2019/10666 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Hüküm fıkrasında kanun yoluna başvurma süresi ve şekli hususunda tarafların yanıltıldığı anlaşıldığından, sanığın yüzüne karşı tefhim olunan hükme ilişkin sanık müdafin 25/06/2014 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu gözetilerek tebliğnamede yer alan temyiz talebinin reddine ilişkin düşünceye iştirak edilmemiştir. Muhtar olarak görev yapan sanığın görevi nedeniyle yapmış olduğu harcamaları gelir gider defterine işlediği ancak harcamalara ilişkin belgelerin bulunmadığı, bu şekilde görev gereklerine aykırı davrandığı iddia olunan somut olayda; sanık tarafından 2006 yılında 12.000 TL, 2007 yılında 2.500 TL ödeme yaptığını iddia ettiği kişilerin tanık olarak dinlenmeleri, bu kişilerin miktarla uyumlu yapılan ödemeler karşılığında iş yaptıklarını beyan etmeleri ve sanığın gerçekte yaptığı harcamaları kayda almadığının belirlenmesi halinde eyleminin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabileceği, gerçekte iş yapılmadığı halde usulsüz gider kaydı yapıldığının belirlenmesi halinde ise eyleminin zimmet suçunu oluşturabileceği, bu durumda ise delillerin takdir ve tartışmasının, davaya bakmanın 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 12. maddesi uyarınca Ağır Ceza Mahkemesinin görevi kapsamına gireceği gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerektiği nazara alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; Atılı suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında, aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince, ayrıca, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükmün BOZULMASINA 14/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.