20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/11037 Karar No: 2018/391 Karar Tarihi: 22.01.2018
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/11037 Esas 2018/391 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın konusu, TMK'nın 426. maddesi kapsamında kayyım atanması istemidir. İki farklı Sulh Hukuk Mahkemesi, küçüğün ikamet adresi konusunda farklı kararlar vermiştir. Yapılan inceleme sonucunda, küçüğün ikamet adresi ... Sulh Hukuk Mahkemesi yargı çevresinde olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, uyuşmazlığın ... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kararlaştırılmıştır. Kanun maddeleri olarak; TMK'nın 426. ve 431. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi belirtilmiştir.
20. Hukuk Dairesi 2017/11037 E. , 2018/391 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
TMK"nın 426. maddesi kapsamında kayyım tayin edilmesine ilişkin olarak açılan davada ... Sulh Hukuk ile Kepsut Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, TMK"nın 426. maddesi kapsamında kayyım tayin edilmesi istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, UYAP sisteminden alınan nüfus kayıt örneğinin incelenmesinde; yaşı küçüğün MERNİS adresinin "...Sok. No:18 ...." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Kepsut Sulh Hukuk Mahkemesince ise; küçüğün nüfus müdürlüğüne bildirilen adresinin mahkememiz yetki sınırları içinde olduğu ancak yapılan araştırmalar sonucu küçüğün MERNİS adresi olan ".... Sok. No:18 ....." adresinde bulunmadığı ve tanınmadığı, küçüğün halen annesi ... ile birlikte yaşadığı, ..."ın sabit adresinin olmadığı, gerçek ikametlerinin tespit edilemediği, küçüğün adresinin tespitinin sabit adresi bulunan velisi Ramazan Obuz"un ikametinin bulunduğu yer mahkemesi tarafından yapılabileceği kanaatiyle ... Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesinin kesin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 426. maddesinde "Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya re"sen temsil kayyımı atar... Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa..." hükmü; 431. maddesinde ise "Vasinin atanması usûlüne ilişkin kurallar, kayyım ve yasal danışmanın atanmasında da uygulanır." hükmü getirilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 411. maddesine göre de, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." Somut olayda, ... Sulh Hukuk Mahkemesince küçüğün MERNİS"te kayıtlı yerleşim yeri adresinin "...." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş ise de nüfus kayıtlarının incelenmesinde bu adresin eski MERNİS adresi olduğu güncel nüfus kayıtlarına göre küçük ...’un ikamet adresinin ".... Sok. No:56 İç Kapı No:2 ...." olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın ... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/01/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.