13. Ceza Dairesi Esas No: 2018/8168 Karar No: 2019/870 Karar Tarihi: 22.01.2019
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/8168 Esas 2019/870 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir hırsızlık suçunda sanık hakkında mahkumiyet hükmü verdi. Ancak, hüküm kısmında yazılı ceza maddesi ve gerekçeli kararın içeriği tutarsızdı. Mahkeme, yazım hatası olarak kabul ederek kararı düzeltti. Sanık hakkında müşteki ve katılana yönelik hırsızlık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri incelenirken, TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı da nazara alındı. Mahkeme, bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğine karar verdi. Sanık müdafiinin temyiz itirazları da reddedildi ve hükümlerin onaylanmasına karar verildi. Ancak, aynı sanık hakkında başka bir hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmü için ise karar bozuldu. Çünkü, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK\"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK\"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşıldı ve bu durumda sanığın hukuki durumunun yeniden değerl
13. Ceza Dairesi 2018/8168 E. , 2019/870 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında verilen cezanın maddesi 5237 sayılı TCK"nın 142/1 maddesi yazılmış olsa da gerekçeli karar içeriği ve somut olayın niteliği itibari ile de TCK"nın 141/1. maddesi olduğu anlaşılmakla karar yerinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir. I-Sanık hakkında müşteki ... ve katılan ...’a yönelik hırsızlık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında müşteki ...’e yönelik hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde; Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 22/01/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.