4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3573 Karar No: 2018/1015 Karar Tarihi: 19.02.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3573 Esas 2018/1015 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2016/3573 E. , 2018/1015 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/09/2014 gününde verilen dilekçe ile hakaret ve kasten yaralama eylemi nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava; hakaret ve kasten yaralama nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Davacı vekili, müvekkilinin Tarım Makineleri Sanayi Limited Şirketi diğer grup şirketinde yönetim kurulu başkanı olduğunu, ... tarafından düzenlenen fuara çağrılmaması nedeni ile Rekabet Kurumuna şikayette bulunduğunu, bu şikayete ilişkin olarak ... tarafından düzenlenen yönetim kurulu toplantısında davalının davacıya hakaret ettiğini, yumrukla vurmaya çalıştığını, yapılan ceza yargılaması sonucunda hakaret ve kasten yaralama suçundan cezalandırıldığını belirterek, manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur.Davalı; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece; ceza mahkemesi kararı esas alınarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesi “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir.” hükmünü düzenlemektedir. Dosya kapsamından; davalının usulüne uygun olarak 22/09/2014 tarihli cevap dilekçesinde tanık isimlerini bildirerek tanık deliline dayandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, usul hükümlerine uygun yargılama yapılmayarak, davalının savunma hakkını kısıtlar ve hukuki dinlenilme hakkını ihlal edici şekilde bildirdiği tanıklar dinlenilmeden karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.