Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1105
Karar No: 2021/2997
Karar Tarihi: 28.06.2021

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2021/1105 Esas 2021/2997 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2021/1105 E.  ,  2021/2997 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde asıl ve birleşen davada davacılar ile davalı S.S. Bodrum Senkop Konut Yapı Kooperatifi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Asıl davada davacı, davalı kooperatifin yönetim kurulu kararı ile kendisinin kooperatif ortaklığından ihracına karar verdiğini, ihraç kararından önce gönderilen ihtarnamelerin ve bunları esas alan ihraç kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, 18/12/2009 tarihli yönetim kurulu ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davacılar, davacı ..."ın 5 no"lu konut hissesini davacı ..."a 03.03.2006 tarihinde devir ve temlik ettiğini, devirden sonraki döneme ait tüm yükümlülükleri devir sözleşmesi gereği davacı ... tarafından yerine getirildiğini, 05.01.2008 tarihinde bu kez davacı ...’ın 5 no’lu konut hissesini davacı ..."a devrettiği ancak davalı kooperatif tarafından devir işleminin yapılmadığı ve davalı kooperatifin 18.12.2009 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacı ..."ın kooperatif ortaklığından ihracına karar verdiğini, ihraç kararından önce gönderilen ihtarnamelerin ve bunları esas alan ihraç kararının hukuka aykırı olduğunu, aidat borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davacı ..."ın ihraç kararının iptali ile davacı ..."ın kooperatif üyeliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalı vekili, usulüne uygun olarak düzenlenmiş ihtarnamelere rağmen davacıların yükümlülüklerini yerine getirmediklerinden yasa ve anasözleşmeye uygun olarak ihraçlarına karar verildiği, birleşen dosya kapsamında davacı ..."in taraf sıfatının olmadığını savunarak, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, asıl ve birleşen davaların reddine dair kararın asıl ve birleşen davada davacı ... ile birleşen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin (kapatılan 23. Hukuk Dairesi) 20/04/2015 tarihli, 2015/3 E., 2015/2753 K. sayılı ilamıyla, asıl davada, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 120/2. maddesi hükmü de dikkate alınarak ihtarnamelerin davacının gerçek ve kişisel borç miktarını yansıtıp yansıtmadığını belirleyen ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi, birleşen dava yönünden; bilirkişiden kooperatif kayıtlarında devir ile ilgili inceleme yapılıp, birleşen dosyanın her iki davacısının 5 no’lu konutla ilgili ortaklık ödemeleri dikkate alınarak ihraç kararının yerinde olup olmadığı ve davacı ..."ın üyeliği ile ilgili hususlarda rapor alınıp oluşacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak alınan ek rapor ile yapılan yargılama sonucunda tüm dosya kapsamına göre, 6098 sayılı yasanın 120/2 maddesi gözetilerek yapılan hesaplama ile ihtarname tarihi itibariyle anaparanın 10.700,00 TL, gecikme cezasının 1.294,50 TL olduğu, (ihtarnamede belirtilen gecikme cezası 2.263,00 olup, 2.263,00-1.294,00=969,00 TL fark doğmuştur) bu halde dahi ihtarnamelerde belirtilen borç tutarının gecikme cezası bakımından küçük bir fark oluşturduğu ve borç tutarının gerçek borcu yansıttığı, davacı ... ile diğer davacı ... arasında yapılan devir işleminin kooperatif kayıtlarına intikal ettirilmediği ve devir sonucunda üyelik kaydının yapılmamış olduğu, 5 no’lu konut hissesine ilişkin üyelik bakımından davacı ..."ın üye görünmediği, ayrıca davacı ..."ın da kendi beyanı ile "devir işlemini kooperatif nezdinde yapmadığı" ikrarı ile dava tarihi itibariyle kooperatif üyesi olmadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, asıl ve birleşen davada taraf vekillerince ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı kooperatif vekilinin tüm, asıl ve birleşen davada davacı ... vekili ve birleşen davada davacı ... vekilinin birleşen dava yönünden aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Asıl dava; davacı ...’ın 6 no’lu konuta ilişkin üyelik yönünden kooperatiften ihraç kararının iptali, birleşen dava; davacı ...’ın 5 no’lu konuta ilişkin üyelik yönünden ihraç kararının iptali ve 5 no’lu üyeliğin devir nedeniyle davacı ...’a ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamında bozma ilamına uyularak alınan ek raporda, asıl ve birleşen dava yönünden kooperatif tarafından davacılara gönderilen ihtarnamelerdeki asıl alacak miktarlarının gerçek miktarı yansıttığı, ancak 6098 sayılı TBK’nın 120/2 maddesi gereği asıl borca ilişkin hesaplanan faiz miktarının ihtarnamede bildirilen miktardan fazla olduğu tespit edildiği halde mahkemece gecikme cezası bakımından tespit edilen bu farkın küçük bir fark olduğunun kabulü ile gerçek borcu yansıttığı sonucuna varılmış ise de, ihtarnamelerde istenilen borç miktarı ile gerçek borç miktarı arasındaki 900,00 TL civarında olan fark, mahkeme kabulünün aksine ihtarların geçerliliğini etkileyecek seviyededir. Bu miktarlara bağlı olarak gerçek borcu yansıtmayan ihtarnamelere dayalı olarak verilen kooperatif üyeliğinden ihraç kararları hatalıdır. O halde, mahkemece asıl ve birleşen dava yönünden verilen ihraç kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı kooperatif vekilinin tüm, asıl ve birleşen davada davacı ... vekili ve birleşen davada davacı ... vekilinin birleşen dava yönünden sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün asıl ve birleşen davada davacı ... ve birleşen davada davacı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ... ve ...’e iadesine, aşağıda yazılı onama harcının asıl ve birleşen dosya davalısından alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 28.06.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi