MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26/11/2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen 28/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Davacı, babası tarafından kendisine vasiyet edilen ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 303 ada 145 ve 146 parsel sayılı taşınmazların davalı erkek kardeşi tarafından vasiyetnamenin hilafına tapuya kaydettirdiğini, babasının davalı kardeşine vasiyetname ile 300 m² vermesine rağmen kardeşinin 860 m² taşınmazının bulunduğunu, davalı adına kayıtlı olan taşınmazda yer alan ve kendisine vasiyetname ile bırakılan 300 m²"lik bölüm tapusunun iptali ile adına tescil edilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, muris babalarının kendisine ait taşınmazın kuzeyden güneye doğru 250 m²"lik bölümün kardeşi Selahattin"e, sonraki 300 m²"lik bölümün davacıya, sonraki kalan diğer bölümün de 01/09/1995 tarihli senetle kendisine devredildiğini, bu devirler doğrultusunda kadastroca tespitlerin yapıldığını, davacının taşınmazının ayrı olduğunu, taşınmaz üzerine bina inşa edildiğini ve tapu kaydının kat irtifakına çevrildiğini ve üçüncü kişilere devredildiğini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava konusu 303 ada 145 parsel sayılı taşınmazın teknik bilirkişi ek raporunda sarı renk ve 145/B olarak gösterilen 267,29 m²"lik kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Hükmü davalı temyiz etmiştir.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir. Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 sayılı HMK’nın 27. maddesinde de "hukuki dinlenilme hakkı" başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır.
Somut olaya gelince; mahkemece hüküm altına alınan dava konusu 303 ada 145 parsel sayılı taşınmaza ait UYAP sisteminde bulunan Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi (TAKBİS) kayıtları üzerinden yapılan güncel sorgulamaya göre ana taşınmaz kaydının kapalı olduğu; bodrum, zemin ve 3 kattan oluşan kat irtifakı tesis edilmiş binada 11 adet bağımsız bölüm tapusunun oluşturulduğu, bu bağımsız bölümlerden iki tanesinin davalı ... adına, diğer bağımsız bölümlerin ise dava dışı... adlarına kayıtlı bulunduğu anlaşılmaktadır. Tapu iptali ve tescil istemli davalarda taşınmazlar dava tarihi itibariyle kimin adına kayıtlı ise husumetin ona yöneltilmesi, taraf teşkili tam olarak sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesine geçilmesi gerekmektedir.
Mahkemece, taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalının temyiz itirazının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma ilamının niteliğine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.