Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1708 Esas 2015/203 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, failin kendisinin veya başkasının yararına olarak zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunması veya bu devir olgusunu inkar etmesi gerekmektedir.
Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.
Sanığın Murat Gürbüz isimli müşteri adına düzenlediği poliçe bedelini şirkete teslim etmeyip uhdesinde tuttuğuna ilişkin olarak CMK"nın 225. maddesinde düzenlenen; ""Hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir"" fıkrası uyarınca fiilin iddianamede yer almadığı ve dava konusuda edilmediği anlaşıldığıdan tebliğnamedeki 2 nolu görüşe iştirak edilmemiştir.
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; sanığın ..."nde 2006-2009 yılları arasında sigorta danışmanlığı yaptığı, 2009 yılında ilişiğinin kesildiği, çalıştığı süreçte sanığın kendi adına düzenlediği poliçelerde şirketin yazılı onayını almadan komisyon iadeleri yaptığının, poliçe bedellerini ödemediğinin, bir yakını için bedelini peşinen almaksızın şirket yetkililerine sormadan poliçe düzenleyip işten ayrılırken bedelini ödediğinin bu şekilde şirketi 1.211 30 TL zarara soktuğunun böylece hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Her ne kadar bilirkişi raporunda olay konusu poliçelerin şirketin günlük ve aylık işlemlerinde bulunduğu ve her zaman denetiminin mümkün olduğu,şahsın poliçe düzenlemelerinde kusurunun olmadığı husunun belirtildiği ve mahkemece beraat kararı verildiği anlaşılmış ise de;
İddia konusu fiilerden sanığın babası adına trafik sigortası poliçesi kesmesi olayında, yeni başlayan muhasebeciye kredi kartından ödeme yaptığını söylemesi üzerine muhasebecinin borcu sistemden düşürmesi ve sonrasında ödeme yapılmadığının görülüp tekrar borçlandırma yapılması, ayrıca şirket onayı olmaksızın 190 TL komisyon iadesini hesabına geçirdiği, düzenlenen sağlık policesi bedelini ödemediği ve buna ait komisyon iadesini hesabına geçirdiği, laptop ile ilgili yaptığı sigorta poliçesinin bedelini poliçe iptal edilinceye kadar olan dönem için ödemediği, yakınına trafik poliçesi tanzim edip bedelini işten ayrılırken ödediği şeklinde gelişen olaylar karşısında dosya kapsamı ve tanık beyanları ile sanığın sübut bulan hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan zincirleme suç ve kısmi ödeme nedeni ile etkin pişmanlık hükümleride gözetilerek mahkumiyeti yerine yasal olmayan gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31/03/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.