11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1633 Karar No: 2020/7899 Karar Tarihi: 25.12.2020
Defter ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1633 Esas 2020/7899 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, vergi incelemesi sırasında defter ve belgelerini ibraz etmeyerek gizlemek suçundan mahkum olan bir sanığın temyiz başvurusu değerlendirildi. Kararda, Vergi Usul Kanunu'nun 139. maddesi istisnalarından biri bulunmadığından vergi incelemesinin mükellefin iş yeri şubesinde yapılması gerektiği vurgulandı. Tebligatın iş yeri şube adresinde bizzat sanığa yapılması gerektiği, hesapların dairede incelenmesine imkan veren yasanın 139/2. maddesindeki istisnaların varlığının önceden belirlenip incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulması gerektiği belirtildi. Sanığın beraat etmesi gerektiği, hüküm kurulması için eksik araştırma ve inceleme yapıldığı sonucuna varıldı. Ayrıca, mahkeme kararıyla ilgili kanun maddeleri olan Vergi Usul Kanunu'nun 139. ve 213. maddeleri, Türk Ceza Kanunu'nun 51. ve 53. maddeleri, CMK'nin 231. ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi detaylı ve açıklayıcı bir şekilde eklenmesi istendi.
11. Ceza Dairesi 2017/1633 E. , 2020/7899 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Defter ve belgeleri gizleme HÜKÜM : Mahkumiyet
1- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 139. maddesinde yazılı istisnalardan birinin bulunmaması halinde vergi incelemesinin mükellefin iş yerinde yapılması gerektiği, vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatın iş yeri şube adresinde bizzat sanığa 16/05/2013 tarihinde yapılması, hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulması, iş yeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a) Suç tarihi itibarıyla engel adli sicil kaydı bulunmayan ve yeniden suç işlemeyeceği kanaati ile cezası 5237 sayılı TCK"nin 51. maddesi uyarınca ertelenen sanık hakkında, "sabıka kaydına yansıyan geçmişi ve geçmişte hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı mevcut olduğundan ve ileride suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanaat gelmediğinden" şeklinde gerekçe gösterilerek 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek hükümde çelişki oluşturulması, b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.