Hüviyet cüzdanı - pasaport gibi belgelerde sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/4814 Esas 2020/7894 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4814
Karar No: 2020/7894
Karar Tarihi: 25.12.2020

Hüviyet cüzdanı - pasaport gibi belgelerde sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/4814 Esas 2020/7894 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sahtecilik suçundan hüküm giyen bir sanık hakkında yaptığı incelemede, denetim süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 12/09/2013 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğunu belirlemiştir. Kanun gereği, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde daha önce açıklanmasını geri bıraktığı mahkûmiyet hükmünü açıklayacak olan mahkeme, bu hükümde hukuka aykırılık olsa bile hükmü değiştiremeyecektir. Ancak, sanığın ölmesi, dava zamanaşımı süresinin dolması, şikayetten vazgeçilmesi gibi durumlarda mahkeme yeni bir hüküm kurabilir. Sanığa yüklenen suç tarihi itibarıyla yürürlükte olan “hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik” suçunun dava zamanaşımının suçun işlendiği tarihten hüküm tarihine kadar gerçekleştiği ve bu nedenle kamu davasının düşürülmesi gerektiği kararı verilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri; 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrası, 231. maddesinin 11. fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddesi, ve 765 sayılı TCK'nin 350/2-3
11. Ceza Dairesi         2020/4814 E.  ,  2020/7894 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik
    HÜKÜM : Düşme

    5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesi hükmü uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 27/03/2009 tarihinden itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 12/09/2013 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesinin 11. fıkrasına göre; "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." Buna göre, sanık denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlediğinde mahkeme daha önce açıklanmasını geri bıraktığı mahkûmiyet hükmünü açıklayacak, bu hükümde hukuka aykırılık olsa bile hükmü değiştiremeyecektir.
    Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra; sanığın ölmesi, dava zamanaşımı süresinin dolması, şikâyete tabi suçlarda şikâyetten vazgeçilmesi, yürürlüğe giren yeni kanunla fiilin suç olmaktan çıkarılması veya daha az cezayı gerektiren ya da ön ödemeye tabi bir suç olarak düzenlenmesi gibi durumlarda, mahkemenin bunları dikkate alarak yeni bir hüküm kurması adil yargılama, maddî gerçeğe ulaşma ve çabukluk ilkeleri gereğince zorunludur. Bu açıklamalara göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen suç tarihi itibarıyla yürürlükte olan “hüviyet cüzdanı, pasaport gibi belgelerde sahtecilik” suçunun 765 sayılı TCK"nin 350/2-3 maddesindeki cezasının üst sınırına göre tabi olduğu aynı Kanun"un 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının düşürülmesi gerektiği mahkemece dosya içeriğine uygun şekilde kabul ve takdir kılınmış olduğundan sanık müdafinin temyiz nedenlerinin reddiyle hükmün ONANMASINA, 25/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.