10. Hukuk Dairesi 2014/14486 E. , 2015/16905 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan .... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum vekilinin tüm, davalılardan sigorta şirketi vekillerinin aşağıda belirtilen temyiz itirazları dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Davanın yasal dayanağı; 5510 sayılı Yasa"nın 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasa"nın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde, davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 63’üncü maddesidir. Anılan madde ile tanınan rücu hakkının niteliği gereği tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yaptıkları ödemelerin rücu alacağından mahsubu mümkün değildir. Davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun yasal dayanağı aynı maddede ifade edilen “diğer sorumlular” kapsamında değerlendirilmekte ise de; bu sorumluluk aynı zamanda 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi bir sorumluluktur. Bu nedenle sigorta şirketi trafik kazasında zarar gören kişinin hak sahiplerine yaptığı ödeme ölçüsünde akdi sorumluluktan kurtulacaktır.
Mahkemece; davalı sigorta şirketleri yönünden, mükerrer ödemeye meydan verilmemesi açısından, ödeme iddiaları doğrultusunda, ödeme yapılıp yapılmadığı,
yapılmışsa tarih ve miktarları dayanağı belgeler de getirtilip, yöntemince araştırıldıktan sonra, hasıl olacak sonuca ve yukarıda belirtilen açıklamalara göre karar verilmesi gereği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
3-Rücu davalarında, davacı Kurum yönünden sigorta şirketleri dışındaki davalıların ödemekle yükümlü olduğu borç için temerrüde düşürülmesinin zorunlu bulunmadığı, ancak sigorta şirketleri yönünden ise faiz başlangıcının (temerrüt tarihinin) ilgililerce gerekli belgeler de ibraz edilerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98, 99 ve 108. maddeleri ile 03.05.1997 gün ve 22978 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Karayolları Trafik Garanti Fonu Yönetmeliğinin 12, 13 ve 14. maddelerinde yazılı şekilde sigorta şirketine başvurulduğu halde gerekli ödeme yapılmamışsa sekiz iş günlük sürenin sonunda sigorta şirketinin temerrüde düştüğünün kabulü gerektiği, gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvuruda bulunulmuş ya da hiç müracaat edilmemişse sigorta şirketinin temerrüdünden bahsedilemeyeceğinden, bu durumda faiz başlangıcının; sigorta şirketi aleyhine icra takibine girişilmişse takip tarihi, dava açılmışsa dava tarihi olarak kabul ve tespiti gerekir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilerek, Kurumdan, davalı sigorta şirketlerini usulünce temerrüde düşürüp düşürmediği araştırılıp, hak sahiplerine bağlanan aylığın ilk peşin değerli tutarına ilişkin onay tarihi esas alınması gerektiği gözetilip, varılacak sonuca göre, faiz başlangıcı yönünden hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalılardan .... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının davalılardan ...’ye iadesine, 15.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.