13. Hukuk Dairesi 2015/32498 E. , 2018/1739 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... Eczanesinin sahibi olduğunu, kuruma fatura edilen ve 2011 yılına ait bir adet reçete ile ilgili olarak, 2012 protokolünün 5.3.2 maddesi gereğince 1.kez uyarılmasına, 2012 protokolünün 5.3.5 maddesi gereğince 1.kez uyarılmasına, 2011 yılına ait iki adet reçete ile ilgili olarak 2012 protokolünün 5.3.6 maddesi gereğince 1 kez uyarılmasına, protokolün 6.17 maddesi uyarınca hesaplanan 6.996,22TL cezai şart ile 4.3.6 maddesi gereğince 3 adet reçete bedeli 2.012,48TL olmak üzere toplam 8.978,70TL"nin tahsiline karar verildiğini, kurum işleminin haksız olduğunu ileri sürerek; davalı kurumun 18/09/2014 günlü kararın hukuka ve protokole aykırılığının tespiti ile hükümsüzlüğüne ve muarazanın men"ine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, kurum işleminin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece; reçete sahibi ..."ın eşi ..."ın doktora hiç gitmedikleri, reçetede yazılı ilaçları almadıkları yönündeki beyanının, davacının bilerek sahte muayene ve reçete kaydı üzerine işlem yapıldığını tek başına kanıtlamaya yeterli olmadığı, reçete sahibi diğer iki kişinin 3,24 TL ile 3,00TL farkı ödeyip ödemedikleri yönündeki beyanlarına, reçete tarihi gözetildiğinde itibar etmenin hakkaniyete aykırı bulunduğu, reçete tarihi ile beyan tarihi gözetildiğinde bu kadar cüzi bir miktarı ödeyip ödemediklerini tam olarak hatırlamalarının mümkün görülmediği, eczacı ya da çalışanının bilgisi dışında üçüncü kişiler tarafından gerçeğe aykırı olarak düzenlenen reçetenin kuruma fatura edildiğinin tespit edilmesi halinde salt bu tespite dayalı olarak eczacıya kusur izafe edilmesinin yerinde olmadığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava konusu cezai işleme ilişkin olarak düzenlenen inceleme raporunda; hasta ...’ın şikayeti üzerine eşinin beyanları dikkate alınarak, cezaya konu reçetedeki ilaçları kendilerinin yazdırmadıklarını, hastanın isminin de reçeteye yanlış yazıldığını, reçete arkası imzanın telefon numarasının kendilerine ait olmadığını, TC kimlik numarasının doğru olmadığını beyan etmesi üzerine davacı hakkında usulsüz reçeteye istinaden ilaç verilmesi, başka iki hastaya ilişkin olarak da kurum adına alınması gereken ilaç bedellerinin alınmaması nedeniyle protokolün 5.3.5, 5.3.2 ve 5.3.6 maddeleri uyarınca işlem yapılması gerektiği tespit edilmiş olup, davaya konu uyuşmazlık taraflar arasında imzalanan sözleşme ve SUT hükümlerine göre çözümlenmelidir. O halde mahkemece, sözleşme ve Sağlık Uygulama Tebliği"nin ilgili maddeleri değerlendirilmek suretiyle gerekirse konusunda uzman kişilerden taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.