16. Hukuk Dairesi 2013/9003 E. , 2013/9884 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Davanın, imar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ile Hazine adına tescili olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup, ihyası talep edilen taşınmazın tescil bildirim beyannamesinde Hazine adına sicilinin oluşturulması öngörüldüğü halde, tescil sırasında hataya düşülerek ... Belediyesi adına sicilin oluşturulduğunun teknik bilirkişi raporu, tüm dosya kapsamı ve belgelerle sabit olmakla ... Belediye adına oluşan sicil kaydının TMK"nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil niteliğinde olduğu ve iptali gerektiği; esasen Hazinenin de bu hususu ve aynı zamanda imar işlemlerinin de iptallerini ileri sürerek eldeki davayı açtığı ve yerel mahkemece, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanıksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle davalı ... Belediyesi yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, diğer davalılar yönünden bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya davasının kabulüne dair kurulan hükmün yanlış olmadığı, ne var ki; imar parseli hakkında ihyasına karar verilen taşınmazın bulunduğu bölümler yönünden imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, ihyaya konu taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olmasının da isabetsiz olduğu; öte yandan; taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan, hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ve avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmesi de doğru olmadığı” hususlarına değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; “davacının davalı ... Belediyesi Başkanlığı aleyhine açtığı dava yönünden yargılama devam ederken dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin idari tasarrufla yeni kurulan ... Belediyesine dahil olduğu ... Belediyesinin sınırlarından çıkartıldığı anlaşılmakla taraf sıfatı kalmayan davalı ... yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacı ... Hazinesinin diğer tüm davalılar ve dahili davalı ... Belediyesi aleyhine açtığı imar düzenlemesinin iptal işleminden kaynaklanan eski hale ihya davasının kabulüne, dava konusu edilen Adana İli, ... İlçesi, Kabasakal Köyü, 5654 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 09.12.2009 günlü rapor ve krokide (A) harfi ile gösterilen 859,84 m2 lik kısmının davalı ... adına olan tapu kaydının iptali, 5654 ada 7 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 921,41 m2 lik kısmının davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile eski 1177 parsel sayılı imar öncesi kadastral hak durumuna dönülmesi ile eski hale ihyasına ve davacı ... adına tapuya tesciline” karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili, davalı ... vekili ile dahili davalı ... vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiş; bilahare davacı Hazine vekilince temyizden vazgeçildiği bildirilmiştir.
“Davacı Hazine vekili tarafından, karar, her ne kadar süresi içerisinde temyiz edilmiş ise de, daha sonra idareden alınan yazılı muvafakata binaen temyiz talebinden vazgeçildiği 21.06.2013 havale tarihli dilekçeyle bildirilmiş olmakla; davacı Hazine vekilinin temyiz isteminin vazgeçme nedeniyle REDDİNE;
Diğer temyiz eden davalı ... ile dahili davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarına gelince; dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davalılara iadesine, 25.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.