22. Hukuk Dairesi 2014/7001 E. , 2015/23535 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla çalışma, yıllık ücretli izin, hafta tatili ve asgari geçim indirimi, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine, davalı-karşı davacı ise ihbar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı-karşı davalı, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence 26.11.2012 tarihinde feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.
Davalı-karşı davacı, davacının 26.11.2012 tarihinden itibaren izinsiz, mazeretsiz ve geçerli hiçbir sebebi olmaksızın işyerine gelmediğini, buna ilişkin tutanakların tutulduğunu, davacıya gönderilen 29.11.2012 tarihli ihtarnameye rağmen davacının işe gelmemeye devam ettiğini, bunun üzerine iş sözleşmesinin 07.12.2012 tarihi itibariyle feshedildiğini belirterek davanın reddini talep etmiş, karşı dava ile ihbar tazminatı talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı vekilinin ıslah talebine karşı, davalı vekili süresinde zamanaşımı def"ini ileri sürmüştür. Mahkemece, dava belirsiz alacak davası olarak kabul edilerek, belirsiz alacak davasında dava açılmakla sonradan belirgin hale gelen ve davanın başında ileri sürülen zamanaşımı def"inden etkilenmeyen alacaklar için dahi zamanaşımının kesilmiş olacağı gerekçesiyle davalının ıslaha karşı yaptığı zamanaşımı savunması kabul edilmemiştir.
Dosya içeriğine göre, mahkemece davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesi doğru olmamıştır. Dava belirsiz alacak davası olarak açılmamıştır. Nitekim davacı tarafça ıslah dilekçesi ile alacak kalemlerinin arttırılması bunu göstermektedir. Ayrıca temyiz aşamasında davanın kısmi dava olduğuna dair davacı tarafça dilekçe verilmiştir. Bu durumda mahkemece davalının, ıslaha karşı vaki zamanaşımı def"i değerlendirilerek, belirlenecek alacakların hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.