16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10224 Karar No: 2020/2693 Karar Tarihi: 16.06.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10224 Esas 2020/2693 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla ilgili yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Daha sonra, mahkemenin daha önce verdiği bir kararda belirtildiği gibi, iletişim sisteminin silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan bir ağın, örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunması ve gizliliği sağlamak için kullanılması durumunda, teknik veriler ile tespit edildiği takdirde kişinin örgütle bağlantısına dair delil olarak kabul edileceği belirtildi. Ancak, bu delilin suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması nedeniyle, yetersiz belgelerle hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Bu nedenle hüküm bozuldu ve dosya Giresun 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62/1, 53, 58/9, 63.
16. Ceza Dairesi 2019/10224 E. , 2020/2693 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62/1, 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tebliğ ve temyiz tarihleri itibariyle sanık müdafiinin temyiz talebinin süresinde olduğu belirlendiğinden tebliğnamede red isteyen görüşe iştirak edilmemiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; “... iletişim sisteminin ...silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilmekle, ... kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ... uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ... tespit ve değerlendirme tutanağı yeniden istenerek CMK’nın 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, sanığın ... kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükmün BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Giresun 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.