16. Hukuk Dairesi 2017/840 E. , 2020/3386 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "Dava konusu taşınmazın niteliği ile üzerinde sürdürülen zilyetliğin sürdürülüş biçimi ve süresinin yöntemince araştırılmadığı, bu hususta hava fotoğraflarından yararlanılmadığı belirtilerek, taşınmazın tespit tarihi olan 2013 yılından 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğraflarının getirtilmesi, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yeniden keşif yapılması, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın tespit tarihinden 20-25 yıl öncesinde kimler tarafından ve neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınması ve taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, taşınmazın içinden geçen ve aynı ada 34 parsele devam eden kadim yol olup olmadığı hususlarının sorulması, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi kurulundan, hava fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliği ile taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihini ayrı ayrı belirtir rapor aldırılması, üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan ise, taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususlarını açıklayan rapor aldırılması, bundan sonra toplanan deliller uyarınca karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 107 ada 20 parselin davacı ... Dokumacı adına tespit ve tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşulları oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği kesin olarak belirlenmemiş, dava konusu taşınmazın imar planında kalıp kalmadığı üzerinde durulmamış, dava konusu taşınmazla ilgili yapılan ancak yetersiz olan hava fotoğrafı incelemesiyle yetinilmiş, dava konusu taşınmaz üzerine sadece ev yapmanın imar ihya olarak değerlendirilemeyeceği ve gerekirse muhdesatın aidiyeti kararı verilebileceği gözardı edilmiş, mahkemece yapılan keşifte mahalli bilirkişiler taşınmazın 1979’lardan beri davacı tarafından zilyet edildiğini ve dava konusu taşınmazın birkaç yılda tarla haline getirildiğini söylemelerine karşın, ziraat bilirkişisi mahalli bilirkişilerin beyanlarına göre taşınmazın imar ihyasının 2000’li yıllarda tamamlandığını rapor etmiş, mahkemece dosya kapsamına uygun olmayan mahalli bilirkişi beyanına dayandırılan ziraat bilirkişi raporundaki çelişki gözden kaçırılmıştır.
Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma ilamının gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Bozma ilamında, dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetlik araştırması yapılması gereğine değinildiği halde, mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süre ve niteliği kesin olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için; mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın imar planı kapsamında olup olmadığı İlçe Belediye Başkanlığı ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı"ndan sorulup, imar planı onay tarihi belirlenmeli; çekişmeli taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tespit tutanakları ile varsa tespitine esas kayıtlar Kadastro Müdürlüğünden, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin 3 ayrı dönemde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Müdürlüğünden getirilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve teknik bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmaz imar-ihya gerektiren yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; komşu taşınmazların varsa dayanak kayıtlarının dava konusu taşınmazların yönünü ne okuduğu belirlenmeli; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; teknik bilirkişiden, keşfi takibe ve bilirkişi sözlerini denetlemeye elverişli, komşu parselleri de gösterir şekilde krokili rapor alınmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir, önceki ziraat bilirkişi raporunu irdeleyen, bilimsel verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarihi ile taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı ve taşınmazın imar planı kapsamında kalması halinde imar planının onay tarihi tespit tarihinden önce ise bu tarihe kadar, sonra ise tespit tarihine kadar 3402 sayılı Yasa"nın 14. ve 17. maddesinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli; bundan sonra tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.