22. Hukuk Dairesi 2017/21506 E. , 2019/9280 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı nezdinde 01.07.2011 – 19.07.2013 tarihleri arasında mikser şoförü olarak çalıştığını ve iş sözleşmesinin haksız nedenle işverence sona erdirildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili, ücret, yıllık izin ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının müvekkil şirkete hiçbir bildirimde bulunmaksızın işe devam etmediğinden iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini ve ödenmeyen ücret alacağının da bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında, davacı işçin fazla mesai yapıp yapmadığı ve hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.Aynı ilkeler hafta tatili ve ulusal bayram genel tatili çalışmaları için de geçerlidir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davacının 4. ve 9. aylar arasında hafta içi 6 gün 08.00-20.00 saatleri arası 1,5 saat ara dinlenme ile haftada 18 saat fazla mesai yaptığı, kalan aylarda ise haftada 6 günü 08.00-18.00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile 9 saat fazla mesai yaptığı, hafta tatillerinin yarısı ile dini bayramların 1. günü ile 1 Mayıs hariç geri kalan ulusal bayram ve genel tatillerin tümünde çalıştığı tespit edilmiştir. Fazla çalışma ve hafta tatili ile ulusal bayram genel tatil ücret talebinin davalı işverene karşı dava açmış bulunan husumetli tanık beyanlarına göre hesaplanması hatalı olmuştur. Ancak davacı ile aynı dönem içerisinde davalı iş yerinde çalıştığı anlaşılan davalı tanığı duruşmadaki beyanında aynen “Mesai 07:30-08:00 arası başlardı saat 10:00 da 15 dakika çay arası vardı 12:00-01:00 arası öğle arası vardı saat 03:00 15 dakika çay arası vardı saat 17:00 mesai bitiyordu ancak servise çıkış 17:30-18:00 arası servis çıkıyordu tek servis vardı bu yüzden ihtiyacı olanları bekleyip ondan sonra servis çıkıyordu işin yoğunluğuna göre haftada 1 yada 2 gün yazları 2-3 ay fazla mesai oluyordu karanlık çökene kadar yani 19:30 kadar mesai oluyordu açık alanda çalışıldığı için aydınlatma olmadığı için gece geç saatlere kadar çalışılamıyordu hafta tatili vardı pazar günü full tatildi resmi bayramlarda çalışılmıyordu sadece 1 mayıs hariç resmi bayramlarda çalışılıyordu dini bayramlarda ise çalışılmıyordu “ şeklinde beyanda bulunmuştur. Davalı tanığının bu beyanına ve tüm dosya içeriğine göre davacının 07.30-17.30 saatleri arasında 1,5 saat ara dinlenme ile haftada 6 gün 51 saat çalışarak 6 saat fazla mesai yaptığı ve dini bayramlar ve 1 Mayıs hariç diğer ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı, hafta tatilinde ise çalışmadığı anlaşıldığından bu davalı tanık beyanına göre davacının fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücret alacağı hesaplanarak hüküm altına alınmalı, hafta tatili talebi ise ret edilmelidir. Anılan yön gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 22.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.